Cilt 7 : Sayı 2https://hdl.handle.net/11630/3772024-03-29T06:41:09Z2024-03-29T06:41:09ZBor Madeninde Kullanılan Kepçe Dişlerinin Değişik Kaynak Elektrotları İle Yapılan Dolgularının Aşınma Davranışlarının İncelenmesiKıratlı, NurullahBuran, Dinçerhttps://hdl.handle.net/11630/7082019-06-24T20:46:14Z2007-01-01T00:00:00ZBor Madeninde Kullanılan Kepçe Dişlerinin Değişik Kaynak Elektrotları İle Yapılan Dolgularının Aşınma Davranışlarının İncelenmesi
Kıratlı, Nurullah; Buran, Dinçer
Günümüz endüstrisinde kaynak yöntemi oldukça yaygın olarak kullanılmaktadır. Özellikle maliyeti yüksek olan makine parçalarının sadece aşınan kısımlarının dolgu yapılması, işletmeler için büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmada, servis şartlarında aşınmış kepçe dişlerine, değişik elektrotlar kullanılarak elektrik ark kaynak yöntemi ile dolgu kaynağı yapılmıştır. Yapılan dolgu kaynaklarının işletme şartlarındaki aşınma direnci, sertlik değişimleri ve mikroyapıları incelenmiştir. Aşınma deneyleri işletme şartlarında gerçekleştirilmiştir. İncelemeler sonucunda, en yüksek sertliğe sahip kaynak metali en yüksek aşınma direnci gösterirken, en düşük sertliğe sahip kaynak metali ise en düşük aşınma direnci göstermiştir. Elde edilen kaynak metalinin sertliği ve aşınma direnci kaynak esnasında kullanılan elektrottun kimyasal bileşimine bağlı olarak değişmektedir.; Today, various welding methods have been used in industry. Especially, restoration of expensive worn machine parts is of great importance to manufactures. In this study, a worn bucket’s teeth were welded by electric- arc welding method using various types of electrodes. Wear behavior, hardness variations and microstructures of weld metal at operating conditions have been investigated. Wear experiments have been carried out at operating conditions. The result showed that the hardest weld metal showed the highest wear resistance, while the least hard weld metal showed the least wear resistance. The weld hardness and wear resistance obtained were found to be dependent on the chemical composition of the weld electrode.
2007-01-01T00:00:00ZIşık KirliliğiAksay, Cemal SeçkinKetenoğlu, OsmanKurt, Latifhttps://hdl.handle.net/11630/7072019-06-24T20:46:12Z2007-01-01T00:00:00ZIşık Kirliliği
Aksay, Cemal Seçkin; Ketenoğlu, Osman; Kurt, Latif
Işık enerji kaynağıdır ve ışıksız hayat düşünülemez. Bununla birlikte sitoplazmanın ışıkla direk olarak karşılaşması, sitoplazmanın ölümüne neden olur. Bu nedenle ışık hem yaşam için gerekli, hem de sınırlayıcı bir çevre faktörüdür. Işık günümüzde bir kirlilik ajanı olarak kabul edilmekte ve özellikle kent ortamına adapte olmuş bitki ve hayvanları strese sokarak fotoperiyotlarını bozmaktadır. Işık kirliliği diye adlandırdığımız bu yanlış uygulamalar özellikle gelişmiş ülkelerde astronomi gözlemevlerini tehdit edecek, hatta kapatılmalarına neden olacak düzeye ulaşmıştır. Günümüzde birçok ülke ışık kirliliğini sınırlandırmak için yasal düzenlemeler yapma yoluna gitmektedir.; Light is an energy resource and without it life can't be considered. Besides the protoplasm encountering with light directly will lead to the death of the protoplasm. Therefore, light is both a factor necessary for life and also a limiting environment condition.Today, light is expected as a pollution agent and especially known as messing up the photoperiodism of the plants and animals which have been adapted to city ambience by stressing them. These faulty processes called as light pollution especially in developed countries has reached a level that could threat astronomy observatories and furthermore to be closed down. Today, a lot of countries are trying to make legal arrangements to limit light pollution.
2007-01-01T00:00:00ZYeraltı Enerji Kablolarında Meydana Gelen Arızalarda Arıza Mesafesinin Yapay Sinir Ağları Kullanılarak İncelenmesiGün, VedatÜstün, Seydi Vakkashttps://hdl.handle.net/11630/7062019-06-24T20:46:12Z2007-01-01T00:00:00ZYeraltı Enerji Kablolarında Meydana Gelen Arızalarda Arıza Mesafesinin Yapay Sinir Ağları Kullanılarak İncelenmesi
Gün, Vedat; Üstün, Seydi Vakkas
Bu çalışmada, yer altı kablo iletim sistemi için YSA temelli olarak arıza mesafesinin belirlenmesi çalışması sunulmuştur. Geliştirilmiş Fourier dönüşüm tekniğine dayanan bilgisayar simülasyonu, arıza mesafesinin bulunması için, eğitmede gerekli geçici dataların elde edilmesinde kullanılmıştır. Yer altı kablo sistemlerinde 3 faz arızasında değişik arıza mesafeleri için datalar üretildi ve hatanın geriye yayılması algoritmalı yapay sinir ağları eğitmesinde kullanıldı. Giriş datasının normalizasyonu, sinir ağlarında güvenilir bir eğitme için uyarlandı. Sinir ağlarının uygun bir boyutu deneme yanılma metoduyla bulunmuştur. Bu sistem değişik arıza mesafeleriyle test edildi ve onun güvenirliliği ispatlandı.; This paper presents estimation of fault distance based on Artificial Neural Networks (ANNs) for underground cable transmission systems(UCTS). The computer simulation based on modified Fourier transform technique was used for necessary transient data in training for estimation of fault distance. Data for various fault distances in the underground cable system were generated and were used in trainning artificial neural networks with back- propagation of error algorithm. Normalization of input data is adopted for reliable learning in neural networks. A proper size of the neural network was found via trial and error methot. This system was tested with various fault distances and proved its reliability.
2007-01-01T00:00:00ZWeıbull Dağılımı Kullanılarak Rüzgar Hız Ve Güç Yoğunluklarının İstatistiksel AnaliziKurban, MehmetYeliz, Mert KantarHocaoğlu, Fatih Onurhttps://hdl.handle.net/11630/7052019-06-24T20:46:12Z2007-01-01T00:00:00ZWeıbull Dağılımı Kullanılarak Rüzgar Hız Ve Güç Yoğunluklarının İstatistiksel Analizi
Kurban, Mehmet; Yeliz, Mert Kantar; Hocaoğlu, Fatih Onur
Weibull olasılık yoğunluk fonksiyonu, rüzgar enerjisi potansiyelini belirlemede en çok kullanılan istatistiksel dağılımlardan biridir. Ortalama rüzgar hızı, ortalama rüzgar gücü yoğunluğu ve dolayısıyla rüzgar enerjisi tahmini genellikle iki parametreli Weibull olasılık yoğunluk fonksiyonuna dayalı olarak yapılmaktadır. Bu çalışmada, yürütülen Bilimsel Araştırma Projesi kapsamında Anadolu Üniversitesi İki Eylül Kampüsü ‘ndeki 2005 yılı Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim aylarında 15 sn aralıklarla ölçülen rüzgar hızı verilerine dayanarak, rüzgar hızı ve gücünün ele alınan aylara göre değişimleri, parametreleri Moment Metoduyla bulunan Weibull dağılımı yardımıyla incelenmiştir. Böylece, genel anlamda Eskişehir bölgesinin rüzgar enerji potansiyelinin belirlenmesi için bir ön çalışma yapılmıştır.; Weibull probability density function is one of the most widely used statistical distributions that are used to determine the wind energy potential. Average wind speed, average wind power and average wind energy, which is a direct result of these two, is generally forecasted using two-parameter Weibull power density function. In this study, which is covered under a Scientific Research Project of Anadolu University, the changes in the wind speed and power in 2005 July, August, September and December in Iki Eylul Campus of Anadolu University are studied using Weibull distribution that is found with the help of parameters using Moment Method. Consequently, a preliminary research for the the wind energy potential of Eskisehir region is completed.
2007-01-01T00:00:00Z