Nazire geleneğine yönelik mukayeseli bir inceleme
Künye
Özgeriş, M. M. (2021). Nazire Geleneğine Yönelik Mukayeseli Bir İnceleme . Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi , 23 (4) , 1255-1268 . DOI: 10.32709/akusosbil.888271Özet
Nazire kelimesi, edebiyat terimi olarak; bir şairin şiirine aynı vezin ve kafiyeyle söylenen manzume, bir şairin bir şiirini takliden söylenen şiir, bir şairin şiirine benzemek üzere tertip olunan şiir gibi anlamlara sahip olan bir kavramdır. Şairlerin nazire söylemeleri, klasik şiirin kuruluş dönemlerinden beri varlığını sürdürmüş ve bir gelenek şeklinde yüzyıllardır devam etmiştir. Bu gelenek, edebiyatta zenginliğe, genişlemeye yol açmış, şiire canlılık kazandırmıştır. Her devir, her bölgede karşımıza çıkan nazire geleneği, hemen hemen her şairin başvurduğu bir tecrübe olmuş, şairler şiir geleneğini nazirelerle öğrenmiş; nazire, geçmişin yeniden yazımını sağlayan eğitim aracı hâline gelmiştir. Nazire geleneği içerisinde özellikle aşk konulu mesneviler sıkça işlenmiştir. Leyla ve Mecnun hikâyesi de Arap, Fars ve Türk edebiyatlarında pek çok şairin kaleme aldığı bir aşk hikâyesidir. Bu hikâye bilinen bir hikâye olmakla birlikte, hikâyeyi üne kavuşturan ve mesnevi tarzında yazan ilk isim, Nizâmî’dir. Nizâmî, hikâyeye özgünlük katmış, lirik bir aşk hikâyesi formuyla asırlarca pek çok ismi etkileyip nazire geleneğini başlatmış ve eserlerine çok sayıda nazire yazılmıştır. Bu çalışmanın konusu da Nizâmî’nin Leylâ vü Mecnûn mesnevisinin, 19. yüzyılda yazılan Mecnûn u Leylî (Nâkâm) adını taşıyan naziresiyle mukayesesidir. Bu çalışmada, Leyla ve Mecnun hikâyesinin mesnevi nazım şekliyle anlatıldığı ilk ve son eserin şekil ve muhteva karşılaştırması yapılmış, nazire geleneğinin yüzyıllar sonra bile nasıl canlılığını koruduğu, edebiyata kattığı zenginlik tespit edilmeye çalışılmıştır The word nazire, as a literary term; poetry, which is sung to a poet's poem with the same rhyme and rhyme, is a concept that has meanings such as poetry, which is sung by imitating a poem of a poet, and poetry arranged to resemble a poem of a poet. Poets' utterance to the poetry has existed since the founding periods of classical poetry and has been a tradition for centuries. This tradition has led to richness and expansion in literature and brought vitality to poetry. In the nazire tradition, especially the mesnevi’s on love were frequently mentioned. The story of Leyla and Mecnun is also a love story written by many poets in Arabic, Persian and Turkish literatures. Although this story is a known one, Nizâmî is the first name that made the story famous and wrote it in mesnevi style. The subject of our study is the comparison of his mesnevi with the nazir, named Mecnûn u Leylî (Nâkâm), written in the 19th century. In this study, the form and content of the first and last work, in which the story of Leyla and Mecnun is told in mesnevi verse, is compared, and it is tried to determine how the Nazire tradition has preserved its vitality even after centuries and the richness it added to the literature.
Kaynak
Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler DergisiCilt
23Sayı
4Bağlantı
https://dergipark.org.tr/tr/pub/akusosbil/issue/67344/888271https://hdl.handle.net/11630/10599
Koleksiyonlar
- Cilt 23 : Sayı 4 [25]