Güreş Milli Takım Sporcularında Kan Gruplarının ve Beslenme Alışkanlıklarının Başarılarındaki Rolünün Araştırılması

Abstract

Yeni ve farklı araştırmalar yardımı ile spordaki başarının yolları aranmaktadır. Amaç, yüksek performans düzeyine ulaşmaya etki eden faktörlerin saptanarak, sportif başarının sınırlarının zorlanmasıdır.Dünyada sportif hedeflerin temel ölçütü yetenek ve sporsal verimin bileşenlerinin geliştirilmesidir. Tüm spor branşları ile ilgili uzmanlar da kendi çalışmalarında yetenek seçimi ve sporsal verim kriterlerini daha erken oluşturmaya çalışmaktadırlar. Başarının anahtarı olarak kabul edeceğimiz yetenek seçimi ile ilgili bir çok yeni ve farklı çalışmalar ortaya konulmaktadır.Kan grupları ile ilgili çalışmalar dünya üzerinde çok uzun zamandır yapılmaktadır. Dünya’da bir çok spor adamı, spor uzmanı, fizyoterapist ve eğitimciler kan kimyası ve kan fizyolojisinin sportif performansa etkisi olabileceği düşüncesi ile ilgili uzun zamandır yeni çalışmalar yapmaktadırlar. Yapılan bu tez çalışması ile de kan gruplarının, sportif başarıların yakalanmasına ve yeteneklerin daha erken tespit edilmesine etkisi araştırılırken, aynı zamanda bazı yetenek belirleyici parametrelere farklı yaklaşımlar sunulmuştur.Milli güreşçilerin kan gruplarını elde ettikleri uluslararası başarıları ile karşılaştırdığımızda ilk milli oldukları yıldızlar kategorisinde kan gruplarının dağılımları arasında farklı sayılabilecek bazı sonuçlar elde edilmiştir. Güreşçilerin kan gruplarının kendi içerisindeki dağılımlarına göre ülkemizde görülme sıklığı az olan (ARH-), (BRH+) ve (BRH-) gruplarının yıldızlar kategorisinde ilk başarıları yakalama açısından daha yüksek değerler ortaya koydukları tespit edildi.Avrupa şampiyonalarında milli güreşçilerimizin ilk başarılarının kan grubu dağılımlarında ise (BRH-) kan grubundaki sporcuların bu başarıyı % 83,3 daha yoğun yaşadıkları gözlendi. Milli olma sayısı da başarıdaki devamlılığın bir sonucu olarak değerlendirilmektedir. Bu anlama göre de (BRH+) kan grubu %77,8 (ARH-) kan grubu %50,0 ve (BRH-) kan grubu da % 50,0 kendi içerisindeki oranları ile daha fazla milli oldukları sonucunu ortaya koymaktadır.Avrupa şampiyonalarında ilk başarıları yakalama sonuçlarından sonra buşampiyonada güreşçilerin birinci olma oranlarına bakıldığında (BRH-) kan grubundaki sporcular % 50,0 oranında daha fazla birinci oldukları görüldü. Dünya şampiyonalarında ise birinci olma oranlarında görülme sıklığı daha yüksek olan (ARH+) kan grubu sporcularının % 41,0 oranında daha başarılı oldukları gözlendi. Dünya şampiyonalarında ikincilik ve üçüncülük durumlarında ise görülme sıklığı az olan (0RH-) kan grubundaki sporcular %14,3 ve (BRH+) grubu sporcularda %25,0 kendi içlerindeki dağılım oranlarına göre başarılı oldukları sonucunu vermektedir.Olimpiyat şampiyonalarında milli güreşçilerimizin kan gruplarının başarılarına göre dağılımları incelendiğinde (0RH+) kan grubundaki sporcuların % 30,0 daha başarılı oldukları tespit edildi.Milli güreşçilerimizin %30,8’i Avrupa, %28,1’i Dünya ve % 11,5’i Olimpiyatlarda başarılı olmuşlardır. Bu oranlar dikkate alınarak güreşçilerimizin olimpiyat ve dünya şampiyonalarındaki başarı oranlarının düşük olmasının nedenleri araştırılırken antrenman, beslenme ve kalıtımsal özellikleri de değerlendirilmelidir.Milli sporcuların ailelerinde daha önceden güreş yapanların olması başarıların da az da olsa avantajlar oluşturmaktadır. Bu anlama göre gruplar kendi içlerinde değerlendirildiklerinde diğer gruplara göre (BRH+) kan grubundaki sporcuların ailelerinde %70,0 oranında güreş yapan olduğu görüldü. Milli güreşçilerin uluslar arası başarılarında durumsal motivasyon parametrelerinin incelenmeleri sonucunda işe odaklanma, zihinsel olarak dinçlik, fiziksel açıdan iyi hissetme, günlük hayatı programlama ve gelecekten olumlu beklentiler düzeylerine bakıldığında (0RH-), (ARH-), (BRH+) ve (BRH-) kan gruplarına sahip milli sporcuların kendilerini daha iyi hissettikleri gözlendi.Çalışma grubunda milli güreşçilerin kan grupları ile bazı beslenme alışkanlıkları değerlendirildiğinde sporcuların başarı oranları arttıkça dengeli ve düzenli beslenme oranlarının arttığı görülmüştür. Bununla birlikte güreşçilerin genelinin protein, karbonhidrat, yağ, sıvı tüketimi ve mineral alımları konusunda eksik beslenme diyeti uyguladıkları tespit edildi.Sonuç olarak başarılı olan milli güreşçilerimizin kan gruplarının dağılımları ülkemizdeki kan gruplarının dağılım oranları ile anlamlı farklılıklar oluşturmamaktadır. Ancak kan grupları kendi içlerinde oranlara göre değerlendirildiğinde daha ender görülen (0RH-), (BRH+) ve ( BRH-) kan grubuna sahip güreşçilerin daha başarılı oldukları gözlendi. Türkiye’de ata sporu olarak bilinen güreş, özellikle uluslararası arenada ülkemize dünya şampiyonalarında ve olimpiyat oyunlarında birçok madalyalar kazandırmış, en başarılı olduğumuz milli spor branşlarının başında gelmektedir. Buna rağmen güreş branşına ait özelliklede biyokimyasal yapıların performansa etkisiyle ilgili bilimsel araştırmaların sayısı oldukça yetersizdir. Dolayısıyla konuyla ilgili daha kapsamlı çalışmaların yapılması önerilmektedir.Benzer çalışmaların özellikle güreş eğitim merkezlerindeki tüm güreşçi sporculara uygulanarak kan parametreleriyle ilgili bilgi bankalarının oluşturulması gelecekte yapılacak çalışmalara ışık tutabilir. Kan gruplarının performansa etkilerinin belirlenmesi kapsamında benzer çalışmalar diğer bireysel ve takım sporcularına uygulanabilir.