Kronik Karaciğer Hastalığı Olan ve Karaciğer Nakli Yapılmış Olan Hastaların Yaşam Kalitelerinin İncelenmesi
Özet
Kronik karaciğer hastalığı yasam kalitesini olumsuz etkileyen sağlık problemlerinden
biridir. Ülkemizde kronik karaciğer hastalığı ve karaciğer nakli yapılmış hastaların
yasam kalitelerine ait veri yoktur. Bu tezin konusunu oluşturan çalışmanın amacı;
kronik viral hepatit, siroz ve karaciğer nakli hastalarında yasam kalitesini
değerlendirmektir.
Araştırma kapsamına Antalya ilindeki Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi
Hastanesi Gastroenteroloji Anabilim Dalı Polikliniğinde takip edilen kronik hepatit B
ya da kronik hepatit C tanılı 30 hasta, klinik olarak siroz tanısı olan 30 hasta ile aynı
hastanede Organ Nakli Merkezi Polikliniğinde takip edilen karaciğer nakli yapılmış
30 hasta olmak üzere toplam 90 hasta alındı. Veri toplama araçları olarak
sosyodemografik veri formu ve SF 36 Yasam Kalitesi Ölçeği kullanıldı. Sirozlu
hastalarda hastalık şiddetini belirlemek için Child-Pugh skorlaması kullanıldı.
Verilerin istatistiksel olarak değerlendirilmesinde ki-kare testi, Kruskal Wallis, Mann
Whitney U testi ve T-testi kullanıldı.
Siroz ve kronik hepatit hastalarının yasam kaliteleri karaciğer nakli yapılmış
olan hastaların yasam kalitelerinden daha düşük bulundu. Siroz ve kronik hepatit
hastalarının yasam kaliteleri arasında rol fonksiyon fiziksel ve zindelik alt boyutları
anlamlı olarak farklı bulundu. Bu iki boyutta da kronik hepatit hastalarının puanları
daha yüksekti. Siroz şiddetinin artmasıyla SF 36 yasam kalitesi puanlarının
değişmediği görüldü. Kronik hepatit ve siroz tanısı olan hastalarda, erkek hastaların
yasam kalitesi kadın hastalara göre daha yüksek, karaciğer nakli yapılmış olan
hastalarda cinsiyetler arasında bir farklılık olmadığı bulundu.
Sonuç olarak organ nakilli kronik karaciğer hastalarında yasam kalitesi daha
yüksektir. Kronik hepatit ve sirozlu kadın hastalarda daha düşük olan yasam kalitesi
nakil sonrası erkeklerle benzerdir. Dolayısıyla organ bağışı konusundaki çalışmaların
daha da artırılması gereklidir. Ayrıca kadın hastalara daha fazla sosyal ve psikolojik
rehberlik sağlanması önerilebilir. Hepatitten siroza hastalık şiddeti artarken yasam
kalitesi anlamlı farklılık göstermemektedir. Viral hepatitli hastalarda hastalıkları ile
ilgili danışmanlık ve rehberlik hizmetlerinin verilmesi bu hastalarda yasam
kalitelerini iyileştirebilir. Chronic liver disease is one of the health problems that negatively affect quality of
life. In our country, we do not have any data regarding quality of life of the patients
that have chronic liver disease and that had liver transplantation. The aim of the
study, which constitutes the subject of this thesis, is to evaluate the quality of life of
the patients with chronic viral hepatitis, cirrhosis and patients of liver transplantation.
Thirty patients that are being followed with the diagnosis of chronic hepatitis
B or chronic hepatitis C and 30 patients that were clinically diagnosed as cirrhosis at
Akdeniz University Faculty of Medicine, Department of Gastroentrology in Antalya,
and 30 patients that had liver transplantation and are being followed at the Organ
Transplantation Centre Polyclinic of the same hospital, a total of 90 patients are
enrolled into this study. Sociodemographic data form and SF 36 Quality of Life
Scale have been used as means of data gathering. For the evaluation of disease
severity in patients with cirrhosis, scoring of Child Pugh Test has been used. Chi-
Square, Kruskal Wallis, test of Mann Whitney U, and T-test have been used for the
statistical assessment of the data.
The quality of life of cirrhosis and chronic hepatitis patients has been found
lower than that of liver transplantation patients. Between quality of life of cirrhosis
and hepatitis patients, sub-dimensions of role function physical and physical fitness
have been found significantly different. Points of chronic hepatitis patients have been
high in both of these sub-dimensions. It has been observed that with the increase of
cirrhosis severity, points of SF 36 Quality of Life have not been changed. It has been
found out that male patients of chronic hepatitis and cirrhosis have a higher quality
of life than female patients of these illnesses, while there is no difference between the
sexes of liver transplantation patients.
In conclusion, quality of life of organ transplanted chronic liver patients is
higher. Quality of life, which is lower in female patients with chronic hepatitis and
cirrhosis than males, is similar in both sexes with transplanted patients. Hence, the
studies on the organ donation should be augmented. Also, it can be suggested that
more social and psychological counseling is provided for female patients. The
quality of life of viral hepatitis patients can be improved if consultancy and
counseling services are given regarding their illnesses.
Bağlantı
http://hdl.handle.net/11630/4048Koleksiyonlar
- Yüksek Lisans Tezleri [635]