Farklı büyüklükteki süt sığırı işletmelerinde bazı çevre faktörlerinin hayvan refahına etkisi
Özet
Bu araştırmada, İzmir ilinde bulunan süt sığırı işletmelerinin süt ineği refahı için minimum gerekliliklere uyum durumunun değerlendirilmesi ile işletme büyüklüğü, mevsim ve sağım yönteminin süt ineklerinin refahına etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma, İzmir İli Bayındır ilçesinde bulunan ve İzmir Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’ne üye olan küçük (1-50 baş), orta (51-100 baş) ve büyük (>101 baş) ölçekli işletmelerden oluşan toplam 30 ticari süt sığırı işletmesinde yürütülmüştür. Minimum hayvan refahı gereklilikleri yönünden süt sığırı işletmelerinin değerlendirilmesi için kaynağa ve hayvan idaresine dayalı parametreler ile işletmelerin yapısal ve sürü özelliklerini içeren ölçüm, gözlem ve değerlendirme formu geliştirilmiştir. Bu işletmelerde, toplam 229 süt ineğinde yapılan hayvana dayalı refah değerlendirmeleri Kış, İlkbahar, Yaz ve Sonbahar mevsimlerinde tekrarlanmıştır. Süt ineklerinin refahını değerlendirmek üzere iyi besleme, iyi barındırma, iyi sağlık ve uygun davranış prensiplerine dayalı Welfare Qaulity Projesi’nin Süt İneği Refahı Değerlendirme Protokolü kullanılmıştır. Ayrıca sağım yönteminin (güğümlü seyyar sağım makinası, kilit arkası sağım sistemi ve bağımsız sağım ünitesi) süt ineklerinin refahına etkilerini değerlendirmek üzere, sağım öncesi ve sağım sonrası alınan kan serumlarında bazı fizyolojik stres yanıtları ve süt kompozisyonuna ilişkin bazı özellikler incelenmiştir.
İyi besleme prensibi yönünden incelenen özelliklere işletme büyüklüğünün etkisi genel olarak önemsiz bulunmuştur. Bununla birlikte süt sığırı işletmelerinde yeni satın alınan yem veya yem hammaddelerinde mikrobiyolojik ve kimyasal kontrollerin yapılmadığı, tüm işletmelerde yemlik ve sulukların fonksiyonel ve hayvanların kolayca yem ve su alımına uygun olduğu belirlenmiştir. Ancak, suluk ve yemliklerin büyük bölümünün kirli veya çok kirli olduğu tespit edilmiştir. Işletme büyüklüğü arttıkça grup suluğu başına düşen hayvan sayısının da önemli düzeyde (P<0.001) arttığı belirlenmiştir. Çok zayıf beden kondisyonuna sahip süt ineği oranı en yüksek yaz mevsiminde tespit edilmiştir. İşletme büyüklüğünün beden kondisyon skoru üzerine etkisi ilkbahar ve yaz mevsimlerinde istatistiki düzeyde önemli (P<0,01; P<0,05) bulunmuş olup, çok zayıf süt ineği oranının ilkbahar mevsiminde küçük ölçekli işletmelerde, yaz mevsiminde ise orta ve büyük ölçekli işletmelerde daha yüksek olduğu belirlenmiştir.
İyi barındırma prensibi bakımından değerlendirilen kaynak tabanlı özelliklere işletme büyüklüğünün etkisi genel olarak istatistiki düzeyde önemli bulunmamış ise de işletme büyüklüğü arttıkça ahır eni ve yüksekliği önemli seviyede (P<0,001; P<0,05) artış göstermiştir. Küçük ve orta ölçekli işletmelerde ahır içindeki dinlenme alanlarında yataklık bulunmadığı (P<0,05) tespit edilmiştir. İşletme büyüklüğü ahır zemininin kalitesi ve temizliği ile süt ineklerinin açık gezinti alanına çıkarılmasını önemli ölçüde etkilememiş, ancak hayvan başına düşen açık gezinti alanının miktarı işletme büyüklüğü arttıkça azalmıştır (P<0,05). Küçük ve orta ölçekli işletmelerde barınakta serinletme yapılmazken, büyük ölçekli işletmelerin sadece üçte birisinde fan ve yağmurlama ile serinletme yapıldığı tespit edilmiştir. İyi barındırma prensibi kapsamında değerlendirilen hayvan tabanlı özelliklerden alt bacak, üst bacak ve meme temizlik skorları işletme büyüklüğü ve mevsimden önemli ölçüde etkinmiş olup, kirli ve çok kirli skora sahip süt inekleri kış ve sonbahar mevsimlerinde (P<0,001; P<0,05) daha yüksek bulunmuştur. Bedeni kirli ve çok kirli olan süt ineklerinin oranı kış ve ilkbahar mevsimlerinde orta ve büyük ölçekli işletmelerde, sonbahar mevsiminde ise küçük ölçekli işletmelerde daha yüksek olduğu görülmüştür.
İyi sağlık prensibi bakımından değerlendirilen idare tabanlı özelliklere işletme büyüklüğünün etkisi genel olarak anlamlı bulunmuştur. İşletmelerde son bir yıl içerisinde gerçekleşen mastitis vakaları ile ölüm veya acil kesim oranları işletme büyüklüğü ile önemli ölçüde etkilenmiştir (P<0,001; P<0,05). Küçük ve orta ölçekli işletmelerde mastitis oranı, orta ve büyük ölçekli işletmelerde ise acil kesim ve ölüm oranları yüksek bulunmuştur. Büyük ölçekli işletmelerde veteriner ve diğer hayvan sağlığı giderleri ile aylık gübre uzaklaştırma sıklığının daha yüksek olduğu tespit edilmiştir (P<0,001; P<0,05).
İyi sağlık prensibi kapsamında değerlendirilen hayvan tabanlı özelliklerden baş lezyonları, ayak ve bacak lezyonları ile topallık skoru mevsim ve işletme büyüklüğü ile önemli ölçüde etkilenmiştir (P<0,05). Beden lezyonları ve topallık tespit edilen süt ineklerinin oranı kış mevsiminde, orta ve büyük ölçekli işletmelerde daha yüksek bulunmuştur. İşletme büyüklüğünün sütün bileşimi üzerine etkisi sadece süt laktoz düzeyi için önemli (P<0,001) bulunurken, genel olarak incelenen tüm süt özelliklerine mevsim ve işletme büyüklüğü etkileşiminin etkisi önemli bulunmuştur (P<0,05). Sütte somatik hücre sayısını işletme büyüklüğü etkilememiş ancak, sonbaharda büyük ölçekli işletmelerde süt somatik hücre sayısı diğer işletme gruplarına göre önemli ölçüde yüksek bulunmuştur (P<0,05).
Doğal davranışların sergilenebilmesi prensibi bakımından değerlendirme kapsamında yapılan idare tabanlı ölçümlerde, işletme büyüklüğü arttıkça süt ineklerine sağlanan otlama imkanının da arttığı (P<0,05) belirlenmiştir. Farklı büyüklükteki işletmeler arasında toplam personel sayısı ve hayvan refahı konusunda eğitimli personel sayısı bakımından belirlenen farklılıkların önemli olduğu belirlenmiştir (P<0,01; P<0,05). Kaçınma mesafesi üzerine işletme büyüklüğünün etkisi kış ve yaz mevsimlerinde istatistiki düzeyde önemli bulunmuş (P<0,05), değerlendiricinin başına dokunmasına veya kendisine yakınlaşmasına izin veren süt ineği oranı orta ve büyük ölçekli işletmelerde daha düşük bulunmuştur.
İşletme büyüklüğünün süt ineklerinde kan serum kortizol, insülin ve glukagon düzeylerini etkisi önemli bulunmuş, işletme büyüklüğü arttıkça, sağım öncesi ve sağım sonrası serum kortizol ve glukagon seviyelerinde artış, serum insülin seviyesinde ise düşüş meydana gelmiştir (P<0,05). Serum insülin ve glukagon seviyeleri sağım yöntemi ile önemli derecede etkilenmemiştir ancak diğer iki sağım sistemi ile karşılaştırıldığında kilit arkası sağım sisteminde sağılan süt ineklerinde serum kortizol düzeyi daha yüksek (P<0,001) bulunmuştur. This study was aimed to assess the compliance of dairy cattle farms in Izmir with the minimum requirements for dairy cow welfare and, to examine the effects of farm size, season and milking type on welfare of dairy cows. The research was conducted in a total of 30 commercial dairy farms consisting of small (1-50 heads), medium (51-100 heads) and large sized (>101 heads) farms that are members of Izmir Cattle Breeders Association and located in Bayındır District of Izmir Province. A measurement, observation and evaluation form including resource-based and management-based measures and the structural and herd characteristics of the farms were developed for the asses of dairy cattle farms in terms of animal welfare requirements. All animal-based measurements were repeated in winter, spring, summer and autumn seasons on a total of 229 dairy cows. Quality®Assessment Protocol For Dairy Cows that includes the principles of good feeding, good housing, good health and appropriate behavior was used to assess dairy cow welfare. Additionaly, some composition traits in the milk and some physiological stress responses were examined in blood serum taken before and after milking to evaluate the effect of milking type (mobile milking machine, stanchion barn milking system, traditional milking parlor system) on the welfare of dairy cows.
The effects of farm size on the parameters evaluated within the scope of good feeding principle were generally nonsignificant. However it was determined in this farms microbiological and chemical controls were not performed for newly purchased feeds and feedstuffs and, the all water points and feeders were functioning and appropriate for easy use by the animals. However, most drinkers and feeders were dirty or very dirty. It was determined that as the farm size increased, the number of animals per group drinker increased significantly (P <0.001). The highest rate of dairy cows with very lean body condition score was observed in summer. The effect of farm size on body condition score was statistically significant (P <0.01; P <0.05) in the spring and summer seasons and the rates of very lean dairy cow were higher in the spring season for small-sized farms and in the summer for medium and large-sized farms.
Although the effect of farm size on resource-based measures evaluated for good housing principle was not statistically significant in general, it was determined that as the size of the farm increased, the width and height of the barns were increased significantly ( P<0,001; P<0,05). There was no bedding on the indoor resting areas (P <0,05) in the overwhelming majority of small and medium-sized farms. The farm size did not significantly affect the quality and cleanliness of floors of the barns and access to open areas, but the open area allovance per dairy cow decreased as farm size increased (P <0,05). Whereas there was no cooling in the barns in small and medium-sized farms only one-third of large-sized farms were cooling the barn with fans and sprinklers. Among the animal-based measures evaluated within the scope of good housing principle, lower leg, upper leg and udder cleanliness scores were significantly affected by farm size and, the dairy cows with the dirty and very dirty scores were higher in winter and autumn seasons(P<0,001; P<0,05). It was observed that the ratios of dairy cows with dirty and very dirty body scores were higher in medium and large-sized farms compared to small-sized farms.
The farm size effects were generally meaningful for management-based measures evaluated concerning for good health principle. Clinical mastitis cases and rates of death or emergency slaughter in the farms during the last year have been significantly affected by the farm size(P<0,001; P<0,05). Mastitis rates were higher in small and medium-sized farms and the emergency slaughter and mortality rates were greater in medium and large-sized farms. Veterinary and other animal health costs and monthly manure removal frequency were higher in large-sized farms (P<0,001; P<0,05). The proportion of dairy cows whose bodies were dirty and very dirty was higher in medium and large-scale enterprises in winter and spring, while these animals were higher in small-scale enterprises in the autumn season.
According to assessments under the principle of good health, the lesions on the head, leg, joint and claws and the lameness score were significantly affected by season and farm size (P<0,05). The rates of dairy cows with body lesions and lameness observed to be higher in the winter season and in medium and large-sized farms. While the effect of farm size on milk composition was significant only for milk lactose level(P<0,001), the season and the interactions between season and farm size had significant impacts on milk parameters in general (P<0,05). Somatic cell counts in cow's milk were not affected by the farm size, however, the amount of milk somatic cells in autumn was significantly higher in large-sized farms comparing to other farm groups (P <0.05).
Within the scope of management-based measurements in terms of the principle of performing natural behaviors, it was observed that as the farm size increased, the access to pasture of dairy cows increased (P <0.05). The detected variances among the different sized farms for total number od the staff and number of personnel trained in animal welfare were significant (P<0,01; P<0,05). In winter and summer seasons, the avoidance distance was affected significantly by farm size (P<0,05), the rates of dairy cows that the assessor can touch or approcah very closer were lower in medium and large- sized farms.
The impact of farm size on blood serum cortisol, insulin and glauagon levels in dairy cows was found to be significant, the cortisol and glucagon increased and insulin decreased in the serums taken before and after milking as the farm size increased (P<0,05). Serum insulin and glucagon levels were not significantly affected by milking type but serum cortisol levels were higher (P<0,001) in the cows milked in stanchion barn comparing to the other two milking types.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11630/8642Koleksiyonlar
- Doktora Tezleri [154]