Kitap ve Kitap BölümleriKitap ve kitap bölümlerihttps://hdl.handle.net/11630/66112024-03-28T12:36:11Z2024-03-28T12:36:11ZKentlerde yer duygusu: Karadeniz Ereğli ve özelleştirmenin yerel etkileriDemirkol, Atahanhttps://hdl.handle.net/11630/102582023-09-07T06:35:23Z2022-01-01T00:00:00ZKentlerde yer duygusu: Karadeniz Ereğli ve özelleştirmenin yerel etkileri
Demirkol, Atahan
Çıkış noktasını kişisel bir deneyimden alan bu çalışma, yazım aşamasına geldiğinde belki de ironik sayılabilecek bir biçimde bu duyguları önce toplumsal alana sonra da kurumsal alana taşımış bulunuyor. Çalışmanın ilgili yazına özgün katkılarından biri, kurumsal merkezli kolektif hafıza ve yer duygusunun kurumsal yeniden üretimi kavramlarını önermesidir. Bu kavramların çıkış noktasında, bir büyük yatırım olarak başlayıp Ereğli’de yaşamın neredeyse her noktasına dokunan Erdemir’in, Ereğli’deki kolektif hafıza ve yer duygusunun üretilmesinde temel aktör olarak ön plana çıktığı tespiti vardır. Bu etki Erdemir’in yükseliş döneminde toplumsal yaşamın en ücra köşelerine sızmasıyla sınırlı değildir; tam da bu sızmanın büyüklüğü gerileme döneminin de söz konusu toplumsal hücrelerde derin biçimde hissedilmesiyle sonuçlanmıştır. Sosyal bilimler alanında genç kesimlerin cesaretini ve çalışmalarında özgünlüğünü yitirmesinin norm haline geldiği bir ortamda, Demirkol’un bu çalışmasının hem cesur hem de özgün bir çalışma olduğunu belirtmeliyim. Kuşkusuz bu yargı son derece öznel bir değerlendirme. Şimdi söz okuyucunun! Demirkol’un çalışmasının ve özel olarak önerdiği kavramların okuyucu ve ilgili çevreler tarafından ne derece sahiplenileceğini ve kolektif hafızada ne derece yer bulacağını zaman gösterecek.
2022-01-01T00:00:00ZDichotomous practice of international relations: Theory behind humanitarian intervention until world war IIKırdım, Şahin Erayhttps://hdl.handle.net/11630/95592021-10-21T14:09:58Z2017-01-01T00:00:00ZDichotomous practice of international relations: Theory behind humanitarian intervention until world war II
Kırdım, Şahin Eray
Use of force is no doubt one of the most important issues in international law and relations. Since the establishment of the United Nations., use of force was not successfully prohibited and was applied as a legal tool of international relations. The prohibition on the use of force in international affairs was directly related to a universally accepted norm of international relations, namely the principle of State sovereignty. However, some states have used this principle as a shield to abuse their subject and commit gross human rights violations, which aroused the question of humanitarian intervention. This article traces the history of the prohibition on the use of force and the theory behind humanitarian intervention from a period of almost 200 years. The main objective is to find the dominant opinion among international law scholars until the World War II.; Şüphesiz kuvvet kullanımı, uluslararası hukukta ve ilişkilerdeki en önemli konulardan biridir. Birleşmiş Milletler'in kurulmasına kadar, kuvvet kullanımı başarılı bir şekilde yasaklanamış ve uluslararası ilişkilerin meşru bir aracı olarak uygulanmıştır. Uluslararası ilişkilerde kuvvet kullanımına ilişkin yasak, doğrudan evrensel kabul edilen bir uluslararası ilişkiler normuyla, devlet egemenliği ilkesiyle, ilgilidir. Bununla birlikte, bazı devletler bu ilkeyi kendi egemenlik alanında bulunanların haklarını suistimal etmek ve ağır insan hakları ihlalleri gerçekleştirmek için bir kalkan olarak kullanmaktadır. Bu makale, neredeyse 200 yıllık bir sürede insani müdahalenin ardındaki teoriyi ve kuvvet kullanımı yasağının geçmişini ele almaktadır. Temel hedef, uluslararası hukukun önemli bilim adamları arasında II. Dünya Savaşı'na kadarki dönemdeki insani müdahale konusunda hakim görüşü bulmaktır.
2017-01-01T00:00:00Z