Tecrübe, paradigma ve gelecek öngörüleri ile bir imam hatip okulu tasavvur etmek
Citation
Acar, A. K. (2023). Tecrübe, Paradigma ve Gelecek Öngörüleri ile Bir İmam Hatip Okulu Tasavvur Etmek. Kocatepe İslami İlimler Dergisi, 6(2), 566-587. https://doi.org/10.52637/kiid.1358265Abstract
Din, sekülerizmin hâkimiyetine rağmen varlığını korumakta -farklı görüşler olsa da- gelecekte de korumaya devam edecektir. Eğitim ise hayat boyu niteliği kazanan farklı alternatiflerle erişim imkânı bulan, zaman ve zemine çok da ihtiyaç duymayan, teknoloji ağırlıklı bir sürece evrilmektedir. Din ve eğitim gibi iki kadim olgunun kesişimi olarak nitelendirilebilecek olan din eğitimi ve bunun somutlaşmış bir biçimi olarak imam hatip okulları farklı bir zeminde yer almaktadır. Bu kurumlar hem sabiteleri hem değişimi birlikte mezcedecek özellikleri haizdir. Çalışmada imam hatip okullarının öne çıkan özellikleri merkezinde, bugünün hâkim paradigmalarından ve geleceğin eğitim öngörülerinden hareketle bu okullar için bir sentez oluşturulmaya çalışılmıştır. Okullara yönelik dün, bugün ve yarın kurgusuyla bütüncül bir perspektif denemesi yapılmıştır. Çalışmada nitel araştırma yöntemi tercih edilmiştir. Doküman incelemesi yapılmış, elde edilen veriler ayrıca içerik analiziyle incelenmiştir. Araştırmada elde edilen verilerle karşılaştırma, yorum, varsayım, çıkarsama ve değerlendirmelere gidilmiştir. Konuyla ilgili fikir ve uygulamalar, bu veriler çerçevesinde anlaşılmaya ve araştırılmaya çalışılmıştır. Çalışmayı zamansal olarak bu bütüncül yaklaşım farklı kılmaktadır. Kısmen ilgili olsa da üç farklı alan, imam hatip okullarının dünü, bugünü ve yarını çerçevesiyle bir araya getirilmiştir. İlki, düne kadar imam hatip okullarının öne çıkan özellikleri ve görece sorun alanlarıdır. İkincisi bugün hâkim olan paradigmalardır. Üçüncüsü ise geleceğin eğitim öngörüleridir. Nihayetinde dünün tecrübesi, bugünün değerler dizisi ve gelecek öngörüleri ile okullar için bir model denemesi yapılmıştır. İmam hatip okulları farklı bakış açılarıyla birbirine zıt görüşlerle ele alına gelen kurumlar olmuştur. Cumhuriyet dönemi tecrübesinin tüm olumlu ya da olumsuz gelişmelerini yaşamıştır. Tüm bu tartışmaların dışında sosyo-kültürel yapıdan etkilendiği gibi okulların etkilediği alanlar da var olagelmiştir. Bu yönüyle tecrübe barındıran eğitim kurumlarıdır. İdeolojik yaklaşım, fonksiyon, tercih, kimlik, memnuniyet, akademik başarı ve meslek dersleri okullarda öne çıkan başlıklardır. Bugüne hâkim paradigmalar ise içinde yaşanılan atmosfer benzetmesiyle ele alınabilir. Çoklu etkileşimden söz edilebilse de bütünün içindeki küçük yeriyle okullar açısından etkilenmenin daha ağırlıklı olacağı de kestirilebilir. Tüketim, bireycilik, yalnızlaşma, özgürlük, dini ve din içi çoğulculuk, sanallaşma, teknoloji, kentleşme, dini akımlar ve sekülerleşmenin bugünün toplumunun başat değerleri olduğu belirlenmiştir. Gelecek öngörülerinde odak kavramın teknoloji olduğu görülebilmektedir. Teknolojinin yoğun kullanımı tüm yönleriyle hayatı değiştirmektedir. Gelecek karmaşıklığın yanında belirsizliği de ihtiva etmektedir. Muhtemeldir ki teknolojinin getireceği değişimle “insan” ikincil kılınmaya, insana dair tüm değerler de uluslararası kuruluşlar ve çok uluslu şirketlerin değerleriyle ikame edilmeye çalışılacağa benzemektedir. Teknolojiye “herşey” anlamı yüklenmemeli diğer yandan gelişmeler değersizleştirilmemelidir. Teknolojinin hayatı kolaylaştırdığı gibi zorlaştıracağı hususların da varlığı gözden uzak tutulmamalıdır. Eğitim açısından da teknoloji önemli roller üstlenecektir. Erişim, katılım, kalite, öğretim programları, akademik başarı gibi eğitim bileşenlerinde de değişim kaçınılmaz olmaktadır. Bu yönüyle okullarda teknoloji bağımlılığına yönelik erken yaşlardan itibaren önlemler alınması gerekmektedir. Nihayetinde gelecekte teknolojiye ayak uydurabilecek bireylerin varlığı önem arz edecektir. Eğitim tamamıyla teknolojinin hegemonyasına bırakılmamalı, insan faktörü her zaman için merkezi bir rol almalıdır. Öğrenmenin zaman ve zemini aşan boyutu da dikkate alındığında öğrenenin merkezde olduğu fakat sabitelerin varlığının da önemsendiği bir yaklaşıma ihtiyaç vardır. Gelecek öngörülerinde teknolojinin, eğitimin felsefe, program, mekân ve zaman sınırlarını aşan özellikleriyle piyasanın istediği bir bireyi hedeflediği bulgulanmıştır. Nihayetinde imam hatip okulları için dün, bugün ve yarın perspektifinde din ve ahlaktan beslenen insanın merkezde olduğu, teknolojinin araçsallaştırıldığı bir yaklaşım geliştirilmesi gerekliliğine ulaşılmıştır. Bununla birlikte eğitimde araç olarak teknolojinin ihtiyaçlar çerçevesinde etkin ve verimli kullanımı zorunluluk arz etmektedir. Teknolojinin eğitime sunacağı katkılardan azami derecede yararlanmak gerekecektir. Religion maintains its existence despite the dominance of secularism even if there are different opinions and will continue to do so in the future. Education, on the other hand, is evolving into a technology-oriented process that provides access to different alternatives that gain lifelong quality and does not require much time and space. Religious education, which can be described as the intersection of two ancient phenomena such as religion and education, and imam-hatip schools as its embodied form, are on a different ground. These institutions have the characteristics of combining both constants and change. In the study, an attempt was made to create a synthesis for these schools, focusing on the prominent features of Imam Hatip schools, based on today's dominant paradigms and future educational predictions. A holistic perspective was attempted for schools with the framework of yesterday, today and tomorrow. Qualitative research method was preferred in the study. Document analysis was conducted and the obtained data was also examined with content analysis. Comparisons, interpretations, assumptions, inferences and evaluations were made with the data obtained in the research. Ideas and practices on the subject have been tried to be understood and researched within the framework of this data. This holistic approach makes the study different in terms of time. Although partially related, three different fields are brought together within the framework of the past, present and future of imam-hatip schools. The first is the prominent features and relative problem areas of imam-hatip schools until yesterday. The second are the paradigms that dominate today. The third is the education predictions of the future. Finally, a model trial was made for schools with yesterday's experience, today's set of values and future predictions. Imam hatip schools have been institutions that have been discussed from different perspectives and with opposing views. It has experienced all the positive or negative developments of the Republic period experience. Apart from all these discussions, there have also been areas affected by schools as well as by the socio-cultural structure. They are educational institutions with experience in this aspect. Ideological approach, function, preference, identity, satisfaction, academic success and vocational courses are the prominent topics in schools. The dominant paradigms today can be discussed with the analogy of the atmosphere we live in. Although multiple interactions can be talked about, it can be predicted that the impact will be more intense for schools, with their small place in the whole. It has been determined that consumption, individualism, isolation, freedom, religious and intra-religious pluralism, virtualization, technology, urbanization, religious movements and secularization are the dominant values of today's society. It can be seen that the focal concept in future predictions is technology. Intensive use of technology changes life in all aspects. The future contains complexity as well as uncertainty. It is likely that with the change that technology will bring, "human" will be made secondary and all human values will be replaced with the values of international organizations and multinational companies. Technology should not be interpreted as "everything", on the other hand, developments should not be devalued. While technology makes life easier, it should also not be overlooked that it can make life difficult. Technology will also play important roles in terms of education. Change is inevitable in educational components such as access, participation, quality, curriculum and academic success. In this respect, precautions should be taken against technology addiction in schools from an early age. Ultimately, the existence of individuals who can keep up with technology will be important in the future. Education should not be left entirely to the hegemony of technology, the human factor should always have a central role. Considering the dimension of learning that transcends time and place, there is a need for an approach in which the learner is at the center but the existence of constants is also taken into consideration. In future predictions, it has been found that technology targets an individual desired by the market, with its features that transcend the boundaries of philosophy, program, space and time of education. Ultimately, it has been reached that it is necessary to develop an approach for Imam Hatip schools, in which people, nourished by religion and morality, are at the center and technology is instrumentalized, in the perspective of yesterday, today and tomorrow. However, it is imperative to use technology as a tool in education effectively and efficiently within the framework of needs. It will be necessary to make maximum use of the contributions of technology to education.
Source
Kocatepe İslami İlimler DergisiVolume
6Issue
2URI
https://doi.org/10.52637/kiid.1358265https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/3398884
https://hdl.handle.net/11630/11678
Collections
- Cilt 6 : Sayı 2 [11]