35 yaş üzeri doğum yapan gebelerin demografik özelliklerinin değerlendirilmesi
Özet
Amaç: Sosyoekonomik düzeyi düşük, 35 yaş üzeri doğum
yapan annelerin demografik özelliklerinin değerlendirilmesi
amaçlandı.
Gereç ve Yöntem: 35 yaş ve üzeri doğum yapan 150 hasta
çalışmamıza dahil edildi. Bu hastaların demografik özellikleri,
yaşam yerleri, gebelik takipleri değerlendirildi.
Bulgular: Çalışmamızda yer alan hastaların ortalama yaşı
37.32 ± 2.2, ortalama paritesi 2.86 ± 1,1, ortalama gravidası
3.57 ± 1.4, ortalama yaşayan bebeği 2.45 ± 1.3 olup en
küçük hasta yaşı 35, en büyük hasta yaşı 45 olarak tespit
edildi. Hastanemize başvuru zamanları değerlendirildiğinde
ilk trimesterde başvuranlar % 57,5 (n=86), ikinci trimesterde
% 29,5 (n=44), üçüncü trimesterde ise % 13 (n=20) olduğu
görüldü. Doğum haftaları göz önünde bulundurularak yapı-
lan değerlendirmede term doğum yapan hasta oranı % 79
(n=119), preterm doğum % 10 (n=15), postterm doğum ise
% 11 (n=16) idi. Doğum şekline bakıldığında normal doğum
oranı % 55 (n=82), sezaryen oranı % 45 (n=68) olduğu gö-
rüldü.
Sonuç: Sosyoekonomik düzeyi düşük olan ve kırsal kesimde
yaşayan hastaların ağırlıklı olarak başvurduğu ilçe hastanelerinde,
ileri yaş gebelikler kontrollü takip gerekliliği doğurmaktadır.
Gebelik öncesi danışmanlık ve aile planlaması
yaygınlaştırılmalıdır. Objective: To evaluate the demographıc variables of
mothers with low socio-economic status giving birth over
35 years of age.
Material and Methods: A total of 150 patients giving birth
over 35 years of age were recruited in the study. A study
evaluating the demographic variables, places where they
live, and antenatal follow-up is organized.
Results: In our study, the mean age of the patients was
37.32 ± 2.2, mean parity was 2.86 ± 1.1, mean gravida was
3.57 ± 1.4, mean number of living babies was 2.45 ± 1.3 and
while the youngest patient was at 35 years of age, the
oldest patient was at 45 years of age. When time of
hospital admission was investigated, admission at the first
trimester was 57,5 % (n=86), admission at the second
trimester was 29,5 % (n=44), and at the third trimester it
was 13 % (n=20). Evaluation according to gestational age
revealed a term delivery of 79 % (119), a preterm delivery
of 10 % (n=15), and a postterm delivery of 11 % (n=16).
When mode of delivery was investigated, rate of normal
spontaneous vagina delivery was 55 % (82), while rate of
cesarean section was 45 % (n=68).
Conclusion: In district hospitals with admissions of patients
of low socio-economic status, coming from rural areas,
advanced maternal age necessities a controlled follow-up.
Prenatal counselling and family-planning should be
disseminated.
Kaynak
Afyon Kocatepe Üniversitesi, Kocatepe Tıp DergisiCilt
15Sayı
2Bağlantı
http://hdl.handle.net/11630/2079Koleksiyonlar
- Kocatepe Tıp Dergisi [154]