Hemoroidal hastalıkta başvuru gecikmesine neden olan faktörlerin irdelenmesi
Özet
Amaç: Hemoroidal hastalıkta demografik, etiyolojik, psikososyal
faktörlerin irdelenmesi ve başvuru gecikmesine
olan etkilerinin araştırılması.
Gereç ve Yöntem: Sağlık Bakanlığı Ankara Eğitim ve
Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi polikliniğinde hemoroidal
hastalık tanısı konulan 100 hasta ile görüşme yapılarak bir anket formu dolduruldu.
Bulgular: Çalışma grubu yaşları 18 ile 76 arasında değişen 100 hastayı kapsamaktaydı. Çalışmaya alınan hastaların
%48’i erkek, %52’si kadın idi. Hastalarımızın %38’i
ilk semptomu hissettiğinde 7 gün içerisinde polikliniğe
başvurmuş, %62’si ise çeşitli nedenlerden dolayı başvuruda
gecikmişlerdi. Hastaların %4’ünün sağlık güvencesi
yoktu, Bu hastaların hepsi başvuruda gecikmişti. Hastaların
eğitim düzeyleri yükseldikçe hemoroidlerin evresi
düşüyordu (p=0,033). Hekime başvurmada gecikme ile
eğitim düzeyleri arasında negatif bir anlamlı ilişki bulundu
(p=0,05). Kanama, ağrı ve kaşıntı şikâyeti olan hastaların
ilk şikâyetleri ile başvuru tarihleri arasındaki süre bu
semptomları olmayanlara göre daha uzundu. Karşı cinsiyetteki
hekimlerden çekinen hastalar ile çekinmeyenler
arasında başvuruda gecikme bakımından önemli bir
farklılık yoktu.
Sonuç: Ailede anorektal hastalık öyküsü, meslekler, ayrıca gebelik ve obezite hemoroidal hastalık etiyolojisinde
etkili bulundu. Eğitim düzeyi yüksek olan hastalarda başvuruda gecikme oranı ve hemoroidlerin evresi daha düşüktü. Sağlık güvencesi bulunmaması başvuruda gecikmeye
neden olmaktaydı. Ağrı, kanama ve kaşıntı şikâyeti
olan hastalar başvuruda gecikmişlerdi. Objective: To reveal the demographic, etiologic, psychosocial
factors in the hemorrhoidal disease and the effects
of delay in application.
Material and Methods: We interviewed 100 patients
ranging in age from 18 to 76 diagnosed with hemorrhoidal
disease in the General Surgery Outpatient Clinics at
the Ministry of Health Ankara Training and Research Hospital.
Results: Overall, 48% of the patients were men, 52% were
women. Additionally, 38% of the patients were admitted
to the clinic within 7 days of experiencing the first symptoms,
while 62%were admitted with a delay for several
reasons. The application was delayed for 4% of the patients
who did not have health insurance. The grades of
hemorrhoidal disease were decreasing as the education
levels were increasing (p=0,033). A statistically significant
relationship was found between delay in application and
education levels (p=0, 05). The period between the first
complaints and the application were longer for patients
suffering from bleeding, pain, and itching compared to
those without these symptoms. We found no significant
difference in delayed application between the patients
who were and were not ashamed to see a doctor of the
opposite sex.
Conclusion: An anorectal disease history in the family,
the occupations, pregnancy, and obesity were found effective
in the etiology of the hemorrhoidal disease. The
grades of hemorrhoidal disease and the ratio of delay in
application was low among the more educated patients.
The lack of health insurance caused delays in application.
The application of patients who complained of pain, bleeding,
and itching was delayed.
Kaynak
Afyon Kocatepe Üniversitesi, Kocatepe Tıp DergisiCilt
16Sayı
3Bağlantı
http://hdl.handle.net/11630/4148Koleksiyonlar
- Kocatepe Tıp Dergisi [154]