İslamcılık Düşüncesi Bağlamında Musa Carullah Bigiyef Düşüncesinin Sosyolojik Temelleri
Özet
İslamcılık siyasal bir ideoloji olarak 19. yüzyılda tezahür etse de İslamiyet’in doğuşundan itibaren İslam dinini kabul etmiş insanlar, Kur’an-ı Kerim’in emirlerini hayatın her alanında hakim kılma çabasında olmuşlardır. Tarihte yaşamış bir çok İslamcı, İslamiyet’in sadece ahirete dair bir din olmadığını, sosyal yaşamı da düzen-leyen her türlü yetkinliğe sahip bir din olduğunu ispatlamaya çalışmışlardır.
Özellikle 19. yüzyılda İslam dünyası’nın Batı karşısında her alanda geri plana düşmesi, bazı Müslüman aydınları bu olumsuz duruma karşı çözüm yolları aramaya sevk etmiştir. Birçok Müslüman aydın, yoğun bir çaba içerisine girmiş ve birçok çözüm önerileri sunulmuştur. Ancak Müslüman devletler, bu çözüm önerilerini top-lumsal yaşamı düzenlemek yerine askeri başarılar elde etmek için kullanmışlardır. Dolayısıyla sunulan çözüm önerileri etkisiz kalmıştır. İşte bu buhranlı dönemde ya-şayan Musa Carullah Bigiyef’te Müslümanların her türlü tembellik ve geri kalmışlık-tan kurtulması için çaba göstermiş aydınlardan birisidir. O, İslam dininin doğru anla-şılıp, sorunlara karşı zamanın şartlarına göre yetkin kimseler tarafından Kur’an ve Sünnet çerçevesinde çözümler sunulması gerektiğini söylemektedir. Musa Carullahbir çok ihtilaflı konunun göz ardı edilip çözüme kavuşturulmadığını, Müslüman alimlerin gereksiz kelami meselelere takıldığını, mezhepçi tavırlarıyla taklitçiliği teşvik ettiklerini savunarak yüzlerce eser, makale, gazete yazısı ortaya koymuştur.
Bu çalışmada Musa Carullah Bigiyef’in İslamcı gelenek çerçevesinde top-lumsal meselelere dair bazı görüşleri tarihsel tarama modeli ve doküman incelemesi tekniği kullanılarak anlatılmıştır. Although Islamism appears itself as a political ideology in the 19th century, people who have accepted the religion of Islam since the birth of Islam have attemp-ted to make the Qur’an’s commandments prevail in every aspect of life.
Many Islamists that have lived in History, have tried to prove that Islam is not only a book about the hereafter, but also a religion with all kinds of competences that regu-lating social life.
Especially in the 19th century, the fall of the Islamic World in all areas against the west has led some Muslim intellectuals to seek solutions to this negative situation. Many Muslim intellectuals have entered an intense effort and many recipes have been presented. However, Muslim states used these prescriptions to achieve military success rather than to regulate social life. Therefore, the proposed solutions are ineffective. Musa Carullah Bigiyef, who lived in this period of crisis, is one of the intellectuals who tried to get rid of all the laziness and backwardness of Muslims. He says that the religion of Islam should be understood correctly, and all problems should be analysis by the intelligent people as a part of Qur’an and Sunnah and this analysis should be according to the conditions of the time. He also argued that many controversial issues were ignored and resolved and according to him Muslim scholars have been obsessed with empty kalamic issues, and also encouraged apery by sectarian attitudes, and produced hundreds of works, articles and newspapers.
In this study, some views of Musa Carlullah Bigiyef on social issues within the framework of Islamic tradition were explained using historical scanning model and document analysis technique.
Bağlantı
http://hdl.handle.net/11630/5486Koleksiyonlar
- Yüksek Lisans Tezleri [1638]