Hayriyye ve Lutfiyye tesirinde yazılmış bir mesnevi: Kilisli Hâmî’nin nasihat-nâme’si
Citation
Sönmez, Faruk . "Hayriyye ve Lutfiyye Tesirinde Yazılmış Bir Mesnevi: Kilisli Hâmî’nin Nasihat-nâme’si". Kocatepe İslami İlimler Dergisi 4 / 1 (Haziran 2021): 104-121 . https://doi.org/10.52637/kiid.890199Abstract
İnsanları doğruya ve iyiliğe yöneltmek, topluma faydalı, ahlaklı fertler yetiştirmek
maksadıyla yazılan eserlere nasihat-nâme denir. Arapça “nasaha” kökünden türemiş “pend,
öğüt ve mev’iza manalarına gelen “nasihat” kelimesi ile Farsça, “kitap, mektup, ferman”
manalarına gelen “nâme” kelimesinin birleşmesiyle oluşan “nasihat-nâme”, dinî ahlaki
eserlerin genel adıdır. Tarih boyunca, yapılmasında yanlışlık olduğu düşünülen hâl ve
davranışlardan insanları alıkoymak maksadıyla çeşitli faaliyetlerde bulunulmuştur.
Kuşkusuz bu faaliyetlerden en yaygın olanlarının başında, öğüt verme ve nasihatte bulunma
anlayışı gelmektedir. Bundan dolayı nasihatler, toplum düzeninin temini için geçmişte
olduğu gibi bugün de bir zaruret teşkil etmektedir. Bu sebeple toplum liderleri, din adamları
ve âlimler, nüfuzları altındaki toplumlara sık sık nasihatlerde bulunmuşlardır. İnsanları kötü
yollardan sakındırmak, onları iyiye ve helal yola sevk etmek amacıyla yazılan bu eserler,
geniş bir konu yelpazesine sahiptir. Pend-nâme ve enderz-nâme gibi isimlerle de anılan
nasihat-nâmeler, genelde mesnevi nazım şekli ile kaleme alınmıştır. İslam edebiyatlarında bu
türün manzum ve mensur birçok örnekleri mevcuttur. Edebiyatımızda ise bu türde eserler,
Türklerin İslamiyet’i kabulüyle beraber ortaya çıkmıştır. Bu süreçten sonra nasihatnâme/pend-nâme türü eserler Cumhuriyet dönemine kadar farklı örneklerle varlığını
sürdürmüştür. Yûsuf Has Hâcib’in Kutadgu Bilig ile Edib Ahmed Yüknekî’nin Atebetü’lHakâyık’ı Türk-İslam Edebiyatımızdaki ilk örneklerdir. Anadolu sahasında nasihat-nâme
türündeki ilk örnekler ise 13. yüzyılda verilmeye başlanmıştır. Ahmed Fakih’in Çarh-nâme’si,
Âşık Paşa’nın Garib-nâme’si ile Yûnus Emre’nin Risâletü’n-nushiyye’si bunların başlıcalarıdır.
Son dönemde kaleme alınmış nasihat-nâmelerden biri de 19. yüzyılın sonu ile 20. yüzyılın ilk
yarısında yaşamış Kilisli Hâmî’ye aittir. Kilis’te dünyaya gelmiş şairin Babası Abdü’n-nâfi
Efendi’dir. Kilisli Hâmî, Kilis’te medrese eğitimine başlamış, daha sonra eğitimi için bir süre
Halep’e gitmiştir. Geçimini çiftçilik yaparak sağlayan Hâmî, 1957 yılında vefat etmiştir.
Sağırzâde ailesine mensup olan şairin abisi Kilisli Lütfullah Hâzım da kendisi gibi şairdir.
Güneydoğu Anadolu’daki Divan Edebiyatı şairlerinden etkilenen şairin şiirlerinde daha çok
Nâbî ve Sünbülzâde Vehbî’nin etkisi görülmektedir. Divan Edebiyatı çizgisinde şiirler kaleme
almış şairin bir de divançesi vardır. Bu eseri dışında müstakil olarak tespit ettiğimiz
“Nasihat-nâme”si altı varaktan oluşmaktadır. Mesnevi biçiminde yazılan eser, 82 beyitten
meydana gelmektedir. Eser, Ankara Milli Kütüphane Yazmalar Koleksiyonu’nda 06 Mil Yz A
7729 arşiv numarasıyla kayıtlıdır. İstinsah kaydında 1347/1931 tarihi bulunmaktadır.
Nasihat-nâmelerin temel gayeleri nasihat ve öğüt olmakla birlikte, kendi içinde bazı konu
çeşitliliği de göstermektedirler. Bu konulardan biri de babaların evlatlarına söyledikleri
nasihatlerdir. Bu konuda yazılmış en tanınmış eserler, 17. yüzyıl Divan şairi Nâbî’nin
Hayriyye’si ile 18. yüzyıl Divan şairi Sünbülzâde Vehbî’nin Lutfiyye adlı eserleridir. Mesnevi
biçiminde kaleme alınmış bu iki eserin ortak özelliği, şair olan iki babanın evlatlarına olan
nasihatlerini ihtiva etmesidir. Babaların çocuklarına yazdığı nasihat-nâmelerden bir diğeri
de 20. yüzyılın başlarında yazılmış Kilisli Hâmî’nin Nasihat-nâme’sidir. Kilisli Hâmî de bu iki
şair gibi gençler için söylenecek bazı nasihatleri oğlu vasıtasıyla vermiştir. Bu çalışmada tek
nüshası tespit edilen Kilisli Hâmî’nin Nasihat-nâme’si üzerinde durulacaktır. Evvela müellifin
hayatı hakkında bilgi verilecek akabinde ise eserinin şekil ve muhteva özelliklerine
değinilecektir. Müellifin nasihat-nâmesini bir taraftan oğluna yazması diğer taraftan ise Nâbî
ve Sünbülzâde’nin nasihat anlayışından etkilenmesi sebebiyle eser, Hayriyye ve Lutfiyye
mesnevileri ile mukayese edilecektir. Son bölümde ise nasihat-nâmenin transkript edilmiş
metni verilecektir. Works written for the purpose of directing people to the righteousness and goodness and
raising moral people and making them beneficial for society are called advice-epistles
(nasihat-name). "Advice-epistle", which is formed by the combination of the word "nasihat",
which means “recommendation, advice and preach", derived from the Arabic root "nasaha";
and "name", which means "book, letter, epistle" in Persian, is the general name of religious
moral works. Throughout the history, various actions have been done in order to prevent
people from the attitudes and behaviours considered to be wrong. There is no doubt that the
most common of these actions is the understanding of giving recommendation and advise.
Therefore, advices necessary today, as in the past, so as to maintain the social order. For this
reason, community leaders, clergymen, and scholars often gave advice to the communities
under their influence. These works, written to be able to prevent people from doing bad
actions and lead them to the good and canonical behaviours and halal path have a wide range
of topics. The advice epistles, which are also known by names such as pend-nâme and
enderz-nâme, which mean “advice-epistle”, were generally written in mathnawi verse form.
There are great number of poetry and prose examples of this genre in Islamic literature. In
Turkish literature, such works emerged when the Turks accepted Islam. After this period,
works in the type of advice-epistle (pend-name) continued with different examples until the
period of Republic Turkey. Yusuf Khass Hâjib's Kutadgu Bilig and Edip Ahmed's Atabat alHaqayik are the first examples of this genre in Turkish-Islamic Literature. In the Anatolian
geography, the first works in the type of advice-epistle started to be given in the 13th century.
The Charh-name of Ahmet Fakih, the Garİb-name of Ashık Pasha and the Risâletu'nNushiyyah of Yunus Emre are the basic examples of this genre. One of the recently written
advice-epistles belongs to Kilisli Hâmî, who lived between the end of the 19th century and in
the first half of the 20th century. The poet, whose father’s name is Abdunnâfî Ephendi, was
born in Kilis. Kilisli Hâmî started his madrasa education in Kilis; and then went to Aleppo for
a while to continue his education. Hâmî, who made his living by farming, passed away in
1957. His elder brother, Kilisli Lutfullah Hâzım, a member of Saghirzâde family, is also a poet
like him. Influenced by the poets of Divan Literature in the South-eastern Anatolia, from his
poems, the poet was observed to be under the effects of Nâbî and Sunbulzâde Vahbî. The
poet, who wrote poems in line with Divan Literature, has a little divan. Apart from his little
divan, the poet has also "Nasihat-nâme" (Advice-Epistle), which we have discovered as an
independent work, consisting of six leaves. Written in mathnawi form, the work consists of
82 couplets. The work is registered in Ankara National Library Manuscripts Collection with
the archive number 06 Mil Yz A 7729. The date 1347/1931 is written in the copy of the work.
Although the main purposes of advice-epistles are to counsel and advise to the target
readers, they also have variations in subjects within themselves. One of these issues is the
advice of fathers to their children. The most well-known works written on this issue are 17th
century Divan poet Nâbî's work called “Hayriyye” and 18th century Divan poet Sunbulzâde
Vehbî's work named “Lutfiyye”. The common feature of these works, written in the form of
mathnawi, is that both contain the advice of the poet fathers to their children. Another
advice-epistle written by a father to his child is the one written by Kilisli Hâmî in the early
20th century. Like the two abovementioned poets, Kilisli Hâmî gives some advice to young
people through his son. In this study, the Advice-epistle of Kilisli Hâmî, the only copy of
which was found, will be focused on. Initially, the information about the life of the poet will
be submitted, and then the form and content traits of the work will be emphasized. The work
will be compared with Hayriyye and Lutfiyye mathnawis, since the poet both wrote this
work in order to advise to his son and also he was influenced by the advice given by Nâbî and
Sunbulzâde. In the last section, the Nasihat-nâme will be given with the transcription.
Source
Afyon Kocatepe Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi DergisiVolume
4Issue
1Collections
- Cilt 4 : Sayı 1 [13]