Gelişmiş Arama

Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.authorSarısaman, Sadık
dc.date.accessioned2024-09-09T11:39:38Z
dc.date.available2024-09-09T11:39:38Z
dc.date.issued29.11.2023en_US
dc.identifier.citationSarısaman, S. (2023). Kadın Hakları Bağlamında Türkiye’de İlk Kadın Milletvekilleri. Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 25(100. Yılında Cumhuriyet Özel Sayısı), 1-14. https://doi.org/10.32709/akusosbil.1301889en_US
dc.identifier.urihttps://dergipark.org.tr/tr/pub/akusosbil/issue/80972/1301889
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11630/11583
dc.description.abstractTürkiye’de kadınlara siyasi haklar aşamalı olarak verilmiştir. Sırasıyla 1930’da belediye seçimlerine, 1933’de muhtarlık seçimlerine katılma hakkı, 5 Aralık 1934’te de milletvekili seçme ve seçilme hakkı verilmiştir. Türkiye, kadınlara milletvekili seçme ve seçilme hakkını veren ilk ülkeler arasında yer almıştır. Bu tarihte henüz Fransa, İtalya gibi bazı batı ülkeleri bile kadınlara seçme ve seçilme hakkı vermemişlerdi. 1935 yılında yapılan seçimlerde 17 kadın milletvekili seçilmiştir. 1936’da Çankırı’da yapılan ara seçimde bir kadın milletvekili daha seçilince 5. Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki kadın milletvekili sayısı 18'e yükselmiştir. İlk kadın parlamenterler örnek ve rehber olmaları için kültürlü ve medeni cesareti yüksek olduğu düşünülen kadınlardan seçilmişlerdir. Kadın milletvekili adaylarının belirlenmesinde Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyet Halk Fırkası merkez yönetimi etkili olmuştur. Taşradaki parti teşkilatlarının etkisi sınırlıdır. Ankara milletvekili Satı Çırpan hariç diğerleri belli bir eğitim seviyesi olan kişilerdir. Satı Çırpan okula devam edememiş, millet mekteplerinde okuma yazma öğrenmiştir. Geriye kalan 17 kadın milletvekili orta ve yükseköğretim mezunudur. Çoğunluğunun mesleği öğretmenlik olup bir veya birden fazla yabancı dil biliyordu. Kadın milletvekillerinin çoğunluğunun aday gösterildikleri seçim çevreleri ile Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak dışında her hangi bir bağları yoktu. Mecliste kendilerinden beklenen etkiyi gösterememişlerdir. Bu durum ancak sosyolojik ve psikolojik nedenlerle açıklanabilir. Yetiştikleri şartların etkisinde kaldıkları muhakkaktır. Bilgili olmalarına rağmen erkeklerin çoğunlukta olduğu mecliste medeni cesaret gösterememiş oldukları görülmüştür.en_US
dc.description.abstractPolitical rights were incrementally given to women in Türkiye. Respectively, they were given the right to take part in the elections in 1930 for the municipal elections and in 1933 for the neighbourhood election and the right to elect and be elected in the parliamentary election on 5 December 1934. Türkiye is among the first countries to give women the right to elect and be elected in the parliamentary election. At that time, even some western countries such as France and Italy did not give women the right to elect and be elected yet. In the elections held in 1935, 17 woman deputies were elected. When one more woman deputy was elected in the mid-term election held in Çankırı in 1936, the number of women deputies increased to 18 during the 5th Term in the Turkish Grand National Assembly. The first women parliamentarians were selected among the women considered to be cultured and to have a high level of moral courage to be a model and a guide. In determining the candidates for women deputies , Mustafa Kemal Atatürk and the central management of the Republican People's Party were influential. The impact of party organisations in the provinces was limited. Except for the Ankara deputy Satı Çırpan, others were people with a particular educational level. Satı Çırpan could not attend school and learned how to read and write at national schools. The remaining 17 women deputies were secondary school and higher education graduates. The majority of them were teachers, and they knew one or more than one foreign languages. Apart from being Turkish citizens, most of the women deputies had no connection with the election districts from where they were nominated as candidates. They could not show the impact expected from them in the parliament. This case can be explained merely with sociological and psychological reasons. They were undoubtedly under the influence of their conditions of growing up. It has been seen that even though they were in the know, they could not show moral courage in the parliament where men predominated.en_US
dc.language.isoturen_US
dc.publisherAfyon Kocatepe Üniversitesien_US
dc.identifier.doi10.32709/akusosbil.1301889en_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.subjectKadınen_US
dc.subjectKadın Haklarıen_US
dc.subjectSeçme ve Seçilme Hakkıen_US
dc.subjectTürkiye Büyük Millet Meclisien_US
dc.subjectWomanen_US
dc.subjectWoman’s Rightsen_US
dc.subjectRight to Elect and be Electeden_US
dc.subjectTurkish Grand National Assemblyen_US
dc.titleKadın hakları bağlamında Türkiye’de ilk kadın milletvekillerien_US
dc.title.alternativeThe first women deputies in Türkiye in the context of women’s rightsen_US
dc.typearticleen_US
dc.relation.journalSosyal Bilimler Dergisien_US
dc.departmentAfyon Kocatepe Üniversitesien_US
dc.authorid0000-0001-7317-195Xen_US
dc.identifier.volume25en_US
dc.identifier.startpage1en_US
dc.identifier.endpage14en_US
dc.identifier.issue100. Yılında Cumhuriyet Özel Sayısı - 100. Yılında Cumhuriyet Özel Sayısıen_US
dc.relation.publicationcategoryMakale - Ulusal Hakemli Dergi - Başka Kurum Yazarıen_US


Bu öğenin dosyaları:

Thumbnail

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster