Osmanlı Arşiv Belgelerine Göre Ermeni Sorununun Ortaya Çıkışında Fransa’nın Rolü
Abstract
Doğu Hıristiyanlarının geleneksel koruyucusu olan Fransa ile
Osmanlı Devleti’nin ilişkileri Kanuni Sultan Süleyman döneminde
büyük bir ivme kazanmıştır. Fransa bu dönemde kapitülasyonları elde
etme başarısını göstererek ayrıcalıklı bir konuma yükselmiştir.
Osmanlı İmparatorluğu’nun yenileşme ve Batılılaşma kavramlarına
Fransız penceresinden bakması, Fransız ihtilâli, İhtilâlin yaydığı
fikirler, ilişkilerin önemli parametreleri olmuştur.
Başlangıçta Fransa’nın Osmanlı Ermenileriyle ilgilenmesi
daha çok Fransa’nın Doğu Hıristiyanlarının hâmîsi rolünden
kaynaklanmıştır. Fransa, tıpkı İngiltere gibi, Rusya’nın Ermeni halkını
basamak olarak kullanıp sıcak denizlere; İskenderun ve Basra
Körfezlerine inmesini kendi menfaatleri açısından doğru bulmamıştır.
Fransa, Rusya’nın bu bölgelerde izlediği egemen olma siyasetine karşı
çıkarken, aynı zamanda İngiltere ile de bir denge siyaseti izleme,
İngiltere’nin de bu bölgelerde daha fazla etkin olmasını istememe,
stratejisini uygulamaya çalışmıştır. Fransa, bu bölgelerde sürekli
olarak İngiltere ve Rusya’nın arkasında kalma, kendi çıkarlarını bu iki
devletin menfaatleri karşısında koruyamama, endişesi yaşamıştır.
Fransa, Ermenilerin 1890’lı yıllardan sonra gerçekleştirdikleri
göçlere maruz kalmıştır. Ermeniler, Fransa’yı yerleşim alanı olarak
kullandıkları gibi, bilhassa Avrupa içlerine: İngiltere’ye, Belçika’ya,
İsviçre’ye v.b. ülkelere geçişte bir ara ülke olarak kullanmışlardır.
Özellikle Marsilya, Amerika Birleşik Devletleri’ne gidişte
Ermenilerin destek aldıkları en önemli liman kenti olma hüviyetine
sahip olmuştur. Yine bu kent, Ermeni isyancılarının gerek silah
gerekse eğitilmiş komitecileri Kıbrıs ve Beyrut’u kullanarak Osmanlı
topraklarına soktukları yolun başlangıcı olmuştur. Fransa, konsolosları
ve din adamları aracılığıyla bilhassa 1900’lü yıllardan sonra Osmanlı
Ermenilerini isyan etmeleri konusunda da sürekli kışkırtmıştır. French, the traditional Eastern Christianity guardian, and
Ottoman relations got a great acceleration with the Magnicifant
Suleyman period. France succeeded to obtain the capitulations which
gave them a privileged position in relations with Ottoman Empire in
this period. The Ottoman- French relations were greatly affected by
the French influence on modernization and westernilization concepts,
the French Revolution and its spread ideas.
The French interest in the Otoman Armenians at the beginning
was more or less because of their role as a guardian to Eastern
Christianity. France, like England, opposed to Russian interest in
using the Armenians as a foot step to invade the Gulf Region. France
developed a new strategy not only to balance the British active role in
the region but also avoid the Russion domination over the same
region. However, France always had felt falling behind in keeping its
interest in the region against Russia and England. The Armenians
immigrated to France in 1890’s . The Armenians not only used France
as a new place to live but also as a step point to move inside the
Europian Countries like England, Belgium and Switzerland.
Especially Marseilles was the best seaport for the Armenians who
moved to the United States. Besides the same city served the
Armenian Commitas with weapons, immunizations and training as a
starting point to enter the Ottoman land through Beirut and Cyprus.
The French Consulate and missionaries constantly encouraged the
Armenians to get their independence in 1900’s.
Source
Sosyal Bilimler DergisiVolume
7Issue
1Collections
- Cilt 7 : Sayı 1 [10]