Mimaride Kullanılan Çinilerin Bozunma ve Aşınma Davranışları
Abstract
Anadolu mimari yapılarının gerek iç gerek dış cephelerinde süsleme ve dolayısıyla da mekân etkisi
yaratma amacıyla sıklıkla kullanılan malzemelerin başında çiniler gelmektedir. Çiniler sahip oldukları
yüksek aşınma direnci ve mukavemetleri sayesinde yüzyıllar boyunca ayakta kalabilmişlerdir. Türk
geleneğinde önemli bir yere sahip olan Medreseler de kimi zaman çinilerle süslenerek pitoresk
özelliğine kavuşmuş ve yapısal açıdan da sağlamlık kazanmıştır. Anadolu Selçuklu döneminde medrese
yapımına büyük önem verilmiş ve bu anlamda özellikle Alâeddin Keykubâd zamanında bu anlayış büyük
bir ivme kazanmıştır. Konya, Kayseri, Sivas, Erzurum, Kırşehir, Tokat, Antalya ve Ankara’da inşa edilen
medreseler ait oldukları dönemlerde önemli ilim noktaları haline gelmiştir. Mimaride çini kullanımı ile
ilgili olarak genel bir değerlendirme yapıldığında, bu sanatın günümüzde çok rağbet görmediği fakat hala
(cami, türbe gibi) dini yapılarda tercih edildiği söylenebilir. Bu çalışmada, geçmişten günümüze varlığını
sürdürebilmiş Anadolu mimarisinde kullanılan çinilerin, bu yapılara kazandırdığı yapısal özellikleri
değerlendirilmiş, ayrıca iç ve dış mekanlarında çini kullanılmış olan tarihi yapıların restorasyon
çalışmalarında karşılaşılan sorunlar çinilerin karakteristik fiziksel-kimyasal özellikleri ve kültürel
mirasların korunması bağlamında yorumlanmıştır.
Source
Fen Bilimleri DergisiVolume
14Issue
Özel SayıCollections
- Cilt 14 : Sayı 3 [90]