Geriatrik köpeklerde serum kreatinin, sistatin c, simetrik dimetilarginin ve rezistif indeks parametrelerinin karşılaştırılması
Özet
Geriatri organ ve sistemler arası dengede gelişen kademeli bozulma ile ilişkilidir. Sunulan bu araştırmada geriatrik köpeklerde serum kreatinin, sistatin C, simetrik dimetilarginin ve rezistif indeks parametrelerindeki değişim ve birbirleri ile ilişkileri ortaya kondu. Çalışma materyalini, randomize olarak seçilen, klinik olarak sağlıklı, dehidre olmayan ve kronik hastalığı bulunmayan; 23 erkek, 18 dişi toplam 41 geriatrik köpek (9.41±0.27 yaş) oluşturdu. Çalışmada ırk ve cinsiyet sınırlaması yapılmadı. Genel muayene sonrası hemogram ve biyokimyasal tetkikler için kan örnekleri toplandı. Serum örneklerinde kreatinin, sistatin C ve simetrik dimetilarginin düzeyleri enzim bağlantılı immünosorbent test ile değerlendirildi. Ultrasonografik olarak sol böbrek korteks medulla oranı kaydedildi. Doppler ultrasonografi ile tüm köpeklerde sol böbrek arkuat arter düzeyinde rezistif indeks değeri ölçüldü. Gerçekleştirilen istatistiksel analiz sonucunda; serum simetrik dimetilarginin ve sistatin C konsantrasyonları arasında pozitif yönlü yüksek düzeyde korelasyon tespit edilirken (p<0.05), serum kreatinin ile simetrik dimetilarginin, sistatin C ve rezistif indeks parametreleri arasında ise bir korelasyon belirlenmedi. Benzer şekilde renal korteks/medulla oranı ile diğer parametreler arasında da istatistiki öneme sahip bir fark tespit edilmedi. Bununla birlikte; materyali oluşturan köpeklerde ölçülen ortalama serum kreatinin, sistatin C ve simetrik dimetilargin değerleri referans aralıktaydı. Hesaplanan ortalama rezistif indeks değeri ise bildirilen referans aralığının üzerinde belirlendi. Sunulan araştırmanın önemli bir sonucu olarak; analizi gerçekleştirilen biyokimyasal biyobelirteçlerin ortalama konsantrasyonlarında artış gözlenmemiş olması, olasılıkla materyali oluşturan geriatrik köpeklerde yaşa bağlı ciddi bir renal fonksiyon kaybının veya bir renal yetmezliğin gelişmemiş olduğunu göstermektedir. Böbrek hasarında kreatinin artışı yüksek özgüllüğe sahiptir. Ancak erken tanıda etkinliği sınırlıdır. Öte yandan; sistatin C’nin kronik böbrek hasarının erken tanısında kreatinin’den daha iyi bir biyobelirteç olduğu günümüzde genel kabuldür. Simetrik dimetilarginin ise olası renal hasarda erken dönemde arttığı gösterilmiştir. Bu çalışmada, özellikle renal hasarda erken dönemde artış gösterme potansiyeli olan sistatin C ve simetrik dimetilarginin ölçülen ortalama konsantrasyonlarında bir değişim gözlenmemiş olması, materyali oluşturan geriatrik köpeklerde ciddi bir renal fonksiyon kaybının gelişmediğinin olası göstergesi olarak değerlendirildi. Kreatinin ancak önemli renal hasar varlığında artarken, simetrik dimetilarginin ve sistatin C yaşa bağlı gelişen nispi renal fonksiyon kaybı ile ilişkili erken dönemde artış gösterebilir. Yaşlanan böbrekte renal kan akımı azalmakta, renal yetmezlik gelişmeksizin fonksiyonel glomerul/nefron sayısı düşmektedir. Öte yandan yaşa bağlı otoregülasyondaki bozulma, artan renal vazokonstrüksiyon da bu süreci destekler. Sunulan bu araştırmada tespit edilen yüksek rezistif indeks değerinin, böbrek yetmezliği gelişmemiş olmakla birlikte, renal yaşlanma ve bahsedilen mekanizmalarla ilişkili olabileceği düşünüldü. Öte yandan; geriatrik döneme giren hayvanlarda gelişen kas kütle kayıpları da kreatinin’in referans aralıkta ancak daha alt bir değerde belirlenmesinin ve diğer iki parametre ile aralarında bir korelasyon tespit edilememiş olmasının bir diğer nedeni olabilir. Yaşa bağlı gelişen olası glomerul/nefron kayıplarının olasılıkla sistatin C ve simetrik dimetilarginin yükselmesine neden olacak düzeyde olmadığı bu çalışmada değerlendirilmiştir. Bu iki durum, kreatininle diğer parametreler arasında bir anlamlı bir korelasyon tespit edilmemiş olmasına rağmen sistatin C ve simetrik dimetilarginin arası pozitif yönlü yüksek düzey korelasyonu açıklayabilir. Sunulan bu çalışma; karşılaştırmalı olarak değerlendirilen parametreler açısından önemli veriler ortaya koydu. Araştırma verilerimiz beşeri hekimlikte önemli renal biyobelirteçler olarak kullanılan Sistatin C, simetrik dimetilarginin ve rezistif indeks parametrelerinin, olasılıkla Veteriner Hekimlik alanında, özellikle geriatrik köpeklerde renal fonksiyonu değerlendirmede kullanılabilir olduğuna vurgu yapmaktadır. Bununla birlikte; ilerleyen dönemde materyal sayısı arttırılmış, belirli bir yaş aralığını, ırkı ve cinsiyeti baz alarak yapılacak diğer çalışmalar ilgili mekanizmaların daha net olarak ortaya konması sağlanabilir. Geriatrics is associated with a gradual deterioration in the balance between organs and systems. In this study, the changes in serum creatinine, cystatin C, symmetric dimethylarginine and resistive index parameters and their relationships with each other were investigated in geriatric dogs. The study material consisted of 41 geriatric dogs (9.41±0.27 years old), 23 males and 18 females, randomly selected, clinically healthy, non-dehydrated and free of chronic diseases. There was no breed and sex restriction in the study. After general examination, blood samples were collected for haemogram and biochemical investigations. Creatinine, cystatin C and symmetric dimethylarginine levels in serum samples were evaluated by enzyme-linked immunosorbent assay. Ultrasonographically, left kidney cortex-medulla ratio was recorded. The resistive index value was measured by doppler ultrasonography at the level of the left renal arcuate artery in all dogs. As a result of the statistical analysis, a high positive correlation was found between serum symmetric dimethylarginine and cystatin C concentrations (p<0.05), while no correlation was found between serum creatinine and symmetric dimethylarginine, cystatin C and resistive index parameters. Similarly, there was no statistically significant difference between renal cortex/medulla ratio and other parameters. However, the mean serum creatinine, cystatin C and symmetric dimethylarginine values measured in the dogs constituting the material were within the reference range. The calculated mean resistive index value was above the reported reference range. As an important result of the present study, the fact that no increase in the mean concentrations of the analysed biochemical biomarkers was observed indicates that the geriatric dogs probably did not develop a severe age-related loss of renal function or renal failure. Creatinine increase has high specificity in renal injury. However, its effectiveness in early diagnosis is limited. On the other hand, it is now generally accepted that cystatin C is a better biomarker than creatinine in the early diagnosis of chronic kidney injury. Symmetric dimethylarginine has been shown to increase in the early period in possible renal damage. In this study, the fact that no change was observed in the measured mean concentrations of cystatin C and symmetric dimethylarginine, which have the potential to increase especially in the early period of renal damage, was considered as a possible indicator that a serious loss of renal function did not develop in the geriatric dogs constituting the material. Whereas creatinine increases only in the presence of significant renal damage, symmetric dimethylarginine and cystatin C may increase early in relation to age-related relative loss of renal function. In the ageing kidney, renal blood flow decreases and the number of functional glomeruli/nephrons decreases without the development of renal failure. On the other hand, age-related deterioration in autoregulation and increased renal vasoconstriction also support this process. In the present study, it was thought that the high resistive index value detected in this study may be related to renal aging and the mentioned mechanisms, although renal failure did not develop. On the other hand, muscle mass loss in geriatric animals may be another reason why creatinine was determined in the reference range but at a lower value and no correlation was detected between the other two parameters. It was evaluated in this study that possible age-related loss of glomeruli/nephrons was probably not at a level to cause an increase in cystatin C and symmetric dimethylargin. These two conditions may explain the high positive correlation between cystatin C and symmetric dimethylarginine, although no significant correlation was found between creatinine and other parameters. The present study provided important data in terms of the parameters evaluated comparatively. Our data emphasise that cystatin C, symmetric dimethylargin and resistive index parameters, which are used as important renal biomarkers in human medicine, can probably be used in the field of veterinary medicine, especially in the evaluation of renal function in geriatric dogs. However, further studies with an increased number of materials, based on a specific age range, breed and sex may provide a clearer understanding of the mechanisms involved.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11630/11598Koleksiyonlar
- Doktora Tezleri [154]