Geleneksel Türk Müziği’nde hanende kadın bestekârlar üzerine bir inceleme
Özet
Kadın toplum içinde etkin rolü bulunan, üretim ilişkilerinde aktif konumda olan önemli bir varlıktır. Kadınlar yüzyıllarca sanatsal ifade şekillerinin öncüleri, yaratıcıları, destekçileri, ilham kaynakları ve koleksiyoncuları olmuşlar, sanatsal faaliyetler içinde bizatihi yer alarak alana pozitif katkılar sunmuşlardır. Türk sanatında özellikle müzikte toplumsal ve Ataerkil bazı nedenlerden dolayı her ne kadar kısıtlanmış olsalar da, hem ha nende aynı zamanda bestekâr olan kadın sanatçılarımızın sayısı oldukça fazladır. Özellikle cumhuriyetin ilanından sonra gerçekleşen yenilik hareketlerine bağlı olarak kurumsal reformlar dâhilinde kendilerine tanınan haklar ile daha geniş imkânlara sahip olmuşlar, müzik sanatının eğitim, beste ve icra boyutundaki çalışmaları ile kendilerini kanıtlayarak sanatsal ürünlerini vermişler ve sonraki kuşakların yolunu açmışlardır. Bu çalışma; Hanende kadın bestekârlar hakkında yapılmış olan ilk araştırmadır. Ulaşılan kaynaklar neticesinde, Hanende Kadın Bestekârlar konusu ele alınmış, Hanende Kadın Bestekârların Türk Müziği’nde başlayan serüvenleri, yaşadıkları dönemler, kimlikleri, eserleri ve icraları araştırılmıştır. Çalışma “Hanende Kadın Bestekârlar” ile sınırlandırılmış olup genel çerçevesi, amacı ve yöntemi bakımından tarama modelini esas alan betimsel, nitel ve nicel bir araştırmadır. Çalışmada ulaşabilen Hanende Kadın Bestekârların cumhuriyet öncesindeki sayılarının düşük seviyede olduğu ve sadece 4 adet ile sınırlı kaldığı görülmektedir. Cumhuriyetten sonra bu sayıda önemli bir artış olduğu, tespit edilen 25 adet Hanende Kadın Bestekârın 926 adet bestesine tesadüf edildiği, eserlerinde genellikle şarkı formunu kullandıkları belirlenmiştir. 297 eser ile Mediha Şen Sancakoğlu’nun Türk Müziği repertuvarına en çok katkıda bulunan Hanende Kadın Bestekâr olduğu, Hanende Nesibe Hanım’ın taş plağa ilk seslendirme yapan kadın olduğu, Afife Tanyeri’nin marş formunu ilk kullanan kadın olduğu, Semahat Özdenses’in Dilkeşhaveran makamında şarkı formunu ilk kullanan kadın olduğu sonuçlar arasındadır. Hem besteleriyle hem de icralarıyla Türk Müziği’ne önemli zenginlikler getiren “Hanende Kadın Bestekârlar” hakkında kaynak ve bilgi eksikliklerinin olması da diğer önemli sonuçlar arasındadır. Women are an important entity that has an active role in society and is active in produc- tion relations. Women have been the pioneers, creators, supporters, sources of inspira- tion and collectors of artistic expression for centuries, and have made positive contribu- tions to the field by taking part in artistic activities themselves. Although they are rest- ricted due to some social and patriarchal reasons in Turkish art, especially in music, the number of our female artists who are both soloists and composers is quite high. Especi- ally, depending on the innovation movements that took place after the proclamation of the republic, they had wider opportunities with the rights granted to them within the institutional reforms, they proved themselves with the education, composition and per- formance studies of the art of music, gave their artistic products and paved the way for the next generations. This work; İt is the first research on female composers in the hou- sehold. As a result of the resources reached, the subject of Female Composers in Ha- nende was discussed, and the adventures of female composers in Hanende that started in Turkish Music, the periods they lived, their identities, their works and performances were investigated. The study is limited to "Women Composers in House" and is a desc- riptive, qualitative and quantitative research based on the scanning model in terms of its general framework, purpose and method. İn the study, it is seen that the number of female composers in the household before the republic was low and limited to only 4 pieces. İt was determined that there was a signi- ficant increase in this number after the Republic, 926 compositions of 25 Hanende Female Composers were found, and they generally used the song form in their works. With 297 pieces, Mediha Şen Sancakoğlu is the Hanende Female Composer who cont- ributed the most to the Turkish Music repertoire, Hanende Nesibe Hanim was the first woman to sing on a stone record, Afife Tanyeri was the first woman to use the march form, Semahat Özdenses in Dilkeşhaveran mode İt is among the results that she is the first woman to use the song form. The lack of resources and information about "Hanen- de Female Composers", which brings significant richness to Turkish Music with both their compositions and performances, is among the other important results.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11630/11753Koleksiyonlar
- Yüksek Lisans Tezleri [1683]