İlköğretim 8. Sınıf Öğrencilerinin Matematik Başarı, Tutum ve Kaygılarının Öğrenme Stillerine Göre Farklılığının İncelenmesi
Özet
Bu çalışmada ilköğretim 8. Sınıf öğrencilerinin matematik başarı, tutum ve kaygılarının öğrenme stillerine göre farklılığı incelenmiştir. Ayrıca bu çalışmada öğrencilerin matematik başarıları, Seviye Belirleme Sınavı (SBS) puanları, matematiğe karşı tutumları ve matematik kaygılarının cinsiyete, dershaneye gidip gitmeme durumuna göre, matematikten özel ders alıp almama durumuna göre ve matematik öğretmeninden memnun olup olmama durumuna göre farklılığı da incelenmiştir.
Araştırmanın örneklemini Afyonkarahisar il merkezinde bulunan 6 ilköğretim okulundan uygun örnekleme yöntemi ile seçilen toplam 484 sekizinci sınıf öğrencisi oluşturmuştur. Araştırmada veri toplamak amacıyla Matematik Tutum Ölçeği (MTÖ), İlköğretim Öğrencileri için Matematik Kaygı Ölçeği (İÖMKÖ) ve Öğrenme Stili Envanteri (ÖSE) kullanılmıştır. Öğrencilerin matematik dersine yönelik tutumlarını ölçmek için, Aşkar (1986) tarafından geliştirilen, 20 maddeden oluşan 5’li likert türü MTÖ, öğrencilerin matematik kaygılarını belirlemek için Şentürk (2010) tarafından geliştirilen, 22 maddeden oluşan 5’li Likert türü İÖMKÖ, öğrencilerin öğrenme stillerini belirlemek için Kolb (1985) tarafından geliştirilen, Akkoyunlu ve Aşkar (1993) tarafından
Türkiye’de uygulanabilirliği için adaptasyonu yapılmış olan ÖSE kullanılmıştır. Öğrencilerin matematik başarıları olarak bir önceki dönemdeki matematik not ortalamaları dikkate alınmıştır. SBS puanı olarak da öğrencilerin 6. Sınıf ve 7. Sınıf SBS puanları dikkate alınmıştır. Araştırmada aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır:
Birincisi; öğrencilerin matematik dersine yönelik tutumlarında cinsiyetin etkili bir faktör olmadığı, ancak bu öğrencilerin matematik notlarında, 6. ve 7. sınıf SBS puanlarında ve matematik kaygılarında cinsiyetin etkili bir faktör olduğu sonucuna ulaşılmıştır. İkincisi; öğrencilerin matematik dersine yönelik tutumlarında, matematik notlarında, 6. ve 7. sınıf SBS puanlarında ve matematik kaygılarında dershanenin etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Üçüncüsü; öğrencilerin İlköğretim 8. sınıf öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumlarında, matematik notlarında, 6. ve 7. sınıf SBS puanlarında, matematik kaygılarında da kaygı ölçeğinin alt faktörlerinden sınav kaygısında öğrencilerin matematikten özel ders almasının etkili olduğu, kaygı ölçeğinin diğer alt faktörlerinde (matematik dersine yönelik tutumdan kaynaklanan kaygı, öz¬güvenden kaynaklanan kaygı, alan bilgisinden kaynaklanan kaygı ve sınav kaygısı) ise öğrencilerin matematikten özel ders almasının etkili olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Dördüncüsü; öğrencilerin İlköğretim 8. sınıf öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumlarında, matematik notlarında, 6. ve 7. sınıf SBS puanlarında, matematik kaygılarında matematik öğretmenine karşı duyulan memnuniyetin etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Beşincisi; öğrencilerin öğrenme stillerine göre dağılımında öğrencilerin %36,8’inin değiştiren, %33,9’unun özümseyen, %17,1’inin ayrıştıran, %12,2’sinin yerleştiren öğrenme stilinin baskın olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Altıncısı; öğrencilerin matematik dersine yönelik tutumlarında, matematik notlarında, SBS puanlarında ve matematik kaygılarında öğrenme stillerine göre istatistiksel olarak anlamlı farklılık olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu çalışmada ilköğretim 8. Sınıf öğrencilerinin matematik başarı, tutum ve kaygılarının öğrenme stillerine göre farklılığı incelenmiştir. Ayrıca bu çalışmada öğrencilerin matematik başarıları, Seviye Belirleme Sınavı (SBS) puanları, matematiğe karşı tutumları ve matematik kaygılarının cinsiyete, dershaneye gidip gitmeme durumuna göre, matematikten özel ders alıp almama durumuna göre ve matematik öğretmeninden memnun olup olmama durumuna göre farklılığı da incelenmiştir.
Araştırmanın örneklemini Afyonkarahisar il merkezinde bulunan 6 ilköğretim okulundan uygun örnekleme yöntemi ile seçilen toplam 484 sekizinci sınıf öğrencisi oluşturmuştur. Araştırmada veri toplamak amacıyla Matematik Tutum Ölçeği (MTÖ), İlköğretim Öğrencileri için Matematik Kaygı Ölçeği (İÖMKÖ) ve Öğrenme Stili Envanteri (ÖSE) kullanılmıştır. Öğrencilerin matematik dersine yönelik tutumlarını ölçmek için, Aşkar (1986) tarafından geliştirilen, 20 maddeden oluşan 5’li likert türü MTÖ, öğrencilerin matematik kaygılarını belirlemek için Şentürk (2010) tarafından geliştirilen, 22 maddeden oluşan 5’li Likert türü İÖMKÖ, öğrencilerin öğrenme stillerini belirlemek için Kolb (1985) tarafından geliştirilen, Akkoyunlu ve Aşkar (1993) tarafından
Türkiye’de uygulanabilirliği için adaptasyonu yapılmış olan ÖSE kullanılmıştır. Öğrencilerin matematik başarıları olarak bir önceki dönemdeki matematik not ortalamaları dikkate alınmıştır. SBS puanı olarak da öğrencilerin 6. Sınıf ve 7. Sınıf SBS puanları dikkate alınmıştır. Araştırmada aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır:
Birincisi; öğrencilerin matematik dersine yönelik tutumlarında cinsiyetin etkili bir faktör olmadığı, ancak bu öğrencilerin matematik notlarında, 6. ve 7. sınıf SBS puanlarında ve matematik kaygılarında cinsiyetin etkili bir faktör olduğu sonucuna ulaşılmıştır. İkincisi; öğrencilerin matematik dersine yönelik tutumlarında, matematik notlarında, 6. ve 7. sınıf SBS puanlarında ve matematik kaygılarında dershanenin etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Üçüncüsü; öğrencilerin İlköğretim 8. sınıf öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumlarında, matematik notlarında, 6. ve 7. sınıf SBS puanlarında, matematik kaygılarında da kaygı ölçeğinin alt faktörlerinden sınav kaygısında öğrencilerin matematikten özel ders almasının etkili olduğu, kaygı ölçeğinin diğer alt faktörlerinde (matematik dersine yönelik tutumdan kaynaklanan kaygı, öz¬güvenden kaynaklanan kaygı, alan bilgisinden kaynaklanan kaygı ve sınav kaygısı) ise öğrencilerin matematikten özel ders almasının etkili olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Dördüncüsü; öğrencilerin İlköğretim 8. sınıf öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumlarında, matematik notlarında, 6. ve 7. sınıf SBS puanlarında, matematik kaygılarında matematik öğretmenine karşı duyulan memnuniyetin etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Beşincisi; öğrencilerin öğrenme stillerine göre dağılımında öğrencilerin %36,8’inin değiştiren, %33,9’unun özümseyen, %17,1’inin ayrıştıran, %12,2’sinin yerleştiren öğrenme stilinin baskın olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Altıncısı; öğrencilerin matematik dersine yönelik tutumlarında, matematik notlarında, SBS puanlarında ve matematik kaygılarında öğrenme stillerine göre istatistiksel olarak anlamlı farklılık olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Bağlantı
http://hdl.handle.net/11630/3110Koleksiyonlar
- Yüksek Lisans Tezleri [1638]