Halkın değişen müziksel temsilleri: osmanlı’dan günümüze müziğin siyasal tahayyülü, tahayyülün siyasal müziği
Özet
Bu makalede sınırları sürekli değişen bir dayanışmalar dizisi olarak ele alınacak halk
ve onun üzerine inşa edilen siyasal tahayyüller ele alınacaktır. Devletin bu tahayyülleriyle
paralel bir seyir izleyen müzik politikaları vasıtasıyla bu tahayyülleri anlamak, bu makalenin
temel amacını oluşturmaktadır. Osmanlı’dan Cumhuriyet’e halkın değişen müziksel
temsilleri, bizzat “halk” olarak ele alınan toplumsal grupların değişimi bağlamında anlam
kazanmaktadır. Bu açıdan halkın sınırları sürekli değişen bir dayanışmalar dizisi olarak ele
alınması, müziğin değişen siyasal tahayyülünü anlamak açısından anahtar görevi
taşımaktadır. Osmanlı’da sadece saray ve çevresiyle bağlantılı bir siyasal tercih olarak öne
çıkan müzik, bir siyasal proje olarak ulus devlet bağlamında, toplumun geneline yayılan bir
politikaya dönüştürülmüştür. İmparatorluklardan, ulus devletlerarası bir siyasal konjonktüre
doğru değişen dünyada, bir meşruiyet arayışı olarak okunabilecek bu sürecin özellikle
2000’li yıllarda öne çıkan çok parçalı görünümü dikkat çekicidir. Geleneksel, modern ve
post modern bir seyir olarak da okunması mümkün bu sürecin, mehterle başlayıp, klasik batı
müziği ile devam eden öyküsü, günümüzün gevşek bağlarla bağlı toplumsal gerçekliği
içerisinde, siyasal seçim kampanyalarında kullanılan müziklerde ete kemiğe bürünmektedir. This paper largely investigates the politic imagination of music and politic music of
imagination in the founding years of the Ottomans to the present by looking at
representation of music. From the Ottomans to the present, the changing musical
representations of folk can be understood in the context of the changing social groups called
as“folk”. In this connection, “folk” as the series of solidarity which has continuously
changing boundaries is the key concept to understand politic imagination of music. The
difference of music policy between the Ottoman and early Republican Turkey is the
direction of the project. For Ottomans, western classical music is the a kind of ‘mask’ which
only serves in the palace. On the contrary for early Republican Turkey western classical
music is serve as social engineering project, which is applied on whole country. This process
can be understood among the nation-states as a legitimate quest. Especially prominent in the
2000s fragmented social cases are striking; Also this historical process can be read as
traditional, modern and post modern processes. The story of change that is started with Mehter and then keeps going with western classical music, is traceable in the context of
election songs of today.
Kaynak
Akademik Müzik Araştırmaları Dergisi “AMADER”Cilt
1Sayı
1Koleksiyonlar
- Cilt 1 : Sayı 1 [10]